Perşembe, Nisan 25, 2024

Binalarda Enerji Verimliliği Yalıtımla Başlar

Ülke olarak enerjiyi büyük oranda ithal etmemize rağmen konutlarımızda, ısıtma ve soğutma amaçlı kullandığımız enerjinin yarısını israf ediyoruz. Oysa konutlarda gerçek tasarruf yalıtımla başlar. Son zamlarla daha da artan doğalgaz faturasını yüzde 50 azaltmanın tek yolu, yaşadığımız binalara ısı yalıtımı uygulaması yaptırmaktır.

Güvenlik ve konforu arttırmanın yanı sıra, ısı yalıtımı ile enerji tüketimi ve doğalgaz faturalarında yüzde 50’ye varan tasarrufla büyük bir verimlilik fırsatı ortaya çıkıyor.

Türkiye’de tüketilen enerjinin yüzde 31’i binalarda kullanılıyor. Binalarda tüketilen enerjinin yüzde 80’i de ısıtma ve soğutma amacıyla kullanılıyor. Tüketimdeki bu artış, enerjisinin %74’ünü ithal eden ülkemizde enerji ithalatının da artmasını beraberinde getirdi.

TÜİK verilerine göre 2016’da yaklaşık 27,2 milyar doları bulan enerji ithalatı, 2017 yılında yaklaşık yüzde 37 artarak yaklaşık 37,2 milyar dolar, 2018 yılında ise %15,6 oranında daha artarak yaklaşık 43 milyar dolar olarak gerçekleşmesine neden oldu.

5 Yılda 6 milyar TL Tasarruf Mümkün

Bugün ülke olarak güvenli ve sağlıklı yapılara kavuşmak için yönetmelik ve standartlara uygun olacak yalıtım uygulamalarını yapmamız gerekiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 12 Eylül’de açıkladığı ‘Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’nın, ülkemizde uygulanan yalıtım mevzuatlarının AB ülkeleri ile aynı seviyeye getirilmesi hususunda önemli bir fırsat olarak kullanılması gerekiyor.

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın açıkladığı ‘2018 Yılı Enerji Dengesi’ raporuna göre, ülkemizde 2018 yılındaki enerji tüketimi yaklaşık 108.5 milyon TEP olarak gerçekleşti.

Yeni eylem planı çerçevesinde her yıl 300 bin konutun mevcut mevzuatlara uygun olarak yalıtılması durumunda sağlanacak yıllık enerji tasarrufunu yaklaşık olarak ısıtma için 97,5 milyon metreküp doğal gaz ve soğutma için yaklaşık 314 milyon kWh elektrik enerjisine karşılık geliyor.

Isıtma ve soğutma birlikte değerlendirildiğinde elde edilecek tasarruf miktarı yaklaşık 220 bin ton eşdeğeri petrol (TEP) seviyesindedir.

Petrol fiyatları üzerinden değerlendirildiğinde elde edilebilecek verimliliğin sağladığı yıllık ekonomik büyüklük ortalama 425 milyon TL/yıl mertebesindedir. Dolayısıyla 5 yıllık bir süre içerisinde 6 milyar TL’nin üzerinde tasarruf edilmesi söz konusudur.

Türkiye’de 5.6 milyon Konutun Yalıtım İhtiyacı Var

Isı yalıtımı uygulamaları 14 Haziran 2000’den bu yana zorunlu. Bu tarihten sonra yapılan binaların hepsinin yalıtımlı olarak imal edildiğini varsaysak dahi toplam bina stokumuzun sadece yaklaşık yüzde 20’si ısı yalıtımı ile ilgili mevzuatların kapsamına giriyor.

Türkiye’de 2017 yılı itibarıyla 9.1 milyon bina bulunmakta, bu yapıların yüzde 87’sini konut nitelikli binalar oluşturmaktadır. Hane sayısı ise 22 milyonun üzerindedir.

Kentsel dönüşüm kapsamında yıkılacak, bireysel yalıtım yaptıran ve yeni yapılan verimli binalar dikkate alındığında yaklaşık 5.6 milyon konutun yalıtım ihtiyacı olduğu ortaya çıkıyor.

Ayrıca yılda yaklaşık 150 bin mevcut konutta ısı yalıtımı uygulaması gerçekleştiriliyor. Isı yalıtımı yönetmeliğinin devreye girmesi öncelikle 2009 yılı sonrası inşaatların asgari C sınıfı ve üzeri yalıtıma sahip olmasıyla konutlarda tüketilen enerji yüzde 68.7’den yüzde 59.9’a düştü.

ısı yalıtımlı bina

Ülkemizin enerji verimliliği ve çevre ile ilgili hedeflerine ulaşabilmesi için ısı yalıtımı ile ilgili mevzuatlardan önce imal edilmiş eski binalara yönelik adımlar atılması gerekli. Dolayısıyla kentsel dönüşüm eylem planının ve tüketiciye yönelik yalıtım kampanyasının hayata geçirilmesi çok önemli. Türkiye’deki tüm binaları ısı yalıtımlı hale getirerek, ülkemizin toplam enerji faturasını yaklaşık yüzde 15 azaltmamız mümkün.

Her Yıl 9 milyar Dolar Tasarruf Sağlayabiliriz Ülkemizdeki tüm mevcut binaları yalıtımlı hale getirdiğimizde ciddi bir enerji verimliliği sağlayabileceğiz.

Son 10 yılın Türkiye enerji ithalatının ortalaması 45 milyar dolar. Kendi kaynaklarımızla ürettiğimiz enerjiyi de dahil ettiğimizde Türkiye’nin bugün toplam enerji maliyeti 60 milyar dolar civarındadır. Sadece binaların enerji verimli hale getirilmesiyle (En az C sınıfı binalar) her yıl 9 milyar dolar tasarruf elde etme potansiyelimiz var.

Ayrıca Türkiye’nin gerçekleştirdiği toplam ithalatın içerisinde en büyük pay enerjiye ait. Enerji ithalatının dış ticarette yarattığı bir açık var. Dolayısıyla binalarda her yıl sağlanan 9 milyar dolar tasarrufun, ülke ekonomisine ciddi bir katkısı olacaktır.

Türkiye, Avrupa kıtasında en hızlı büyüyen bina stokuna sahip ülkedir. AB’de neredeyse sıfır enerji binalara geçiş başlamışken, mevcut standartlarımıza baktığımızda ülkemizde halen bir metrekarelik bir alanın ısıtılması için harcanmasına izin verilen yıllık enerji miktarı, gelişmiş ülkelerin çok üzerindedir.

Gelişmiş ülkelerde tanımlanmış U değerleri ile ülkemizde tavsiye edilen U değerlerini mukayese ettiğimizde, ülke olarak daha verimli çözümlere yönelmemiz gerektiğini görüyoruz. Türkiye’deki binaların tümünün, daha az enerji harcayan çevre dostu bir yapıya kavuşması öncelikli hedefimiz olmalı.

Enerji Kimlik Belgesi’nin Maliyeti Çok Az

22 Şubat 2007 tarihinde yayımlanan Enerji Verimliliği Kanunu ile hayatımıza giren Enerji Kimlik Belgesi, yapılan revizyonlarla birlikte ülkemizdeki tüm konutların 1 Ocak 2020 tarihine kadar Enerji Kimlik Belgesi almasını zorunlu hale getirdi. Yeni binaların iskan alabilmesi için en az C sınıfı Enerji Kimlik Belgesi almaları gerekli.

C sınıfı şartlarına erişmek ancak binaların mevzuata uygun olarak yalıtılması ile mümkün. Yeni binalarda C sınıfı bir Enerji Kimlik Belgesi, binanın asgari mevzuat şartlarını sağladığını gösteriyor. B ve A sınıfları ise kademeli olarak mevzuat şartlarının üzerinde verimli, yenilenebilir enerjiden faydalanan binaları işaret ediyor.

Artık ev alırken, satarken ya da kiralarken sadece konumuna, manzarasına, oda sayısına değil kimlik belgesine de bakılmalı. Binaların ne kadar enerji harcadığını gösteren Enerji Kimlik Belgesi aynı zamanda sınıfını da belirliyor.

Enerji Kimlik Belgesi’nde binanın enerji tüketimi ve sera gazı salımı, A ila G arasında sınıflandırılıyor. Bu sınıflandırma binanın inşa edildiği yıldaki mevzuatlarca tanımlanmış asgari şartlar göz önüne alınarak yapılıyor.

Belge ile tescillenen enerji sınıfı yüksek binalarda; ısı yalıtımı, cam-pencere ve ısıtma-soğutma-havalandırma sistemlerinin diğer yapılara göre daha verimli olduğu anlaşılıyor.

Enerji Kimlik Belgesi almanın maliyeti DASK’tan bile düşük. Bu belgeyi almanın maliyeti binanın özelliklerine göre ortalama 40 TL’den başlıyor. Ayrıca ülkemizde bu belgeyi verecek kurum sayısı da yeterlidir.

Isı Yalıtımı Seferberliği ‘Yalıtım Kampanyası’ ile Başlatılmalı

İZODER olarak, tüketicinin alım gücünü desteklemek amacıyla uzun süredir üzerinde çalıştığımız yalıtım kredisi kampanyasının hayata geçmesini bekliyoruz.

Hazırlık aşamasında İZODER’in de katkılarının bulunduğu kampanya hakkında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Fatih Dönmez, geçtiğimiz Nisan ayında şu açıklamayı yapmıştı; ‘Sektörümüz hazır, STK’larımız hazır, bankacılarımız da bu işi finanse etmeye çok sıcak bakıyorlar.

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafında yapılması gereken bazı düzenlemeler var. Onları da tamamladıktan sonra uzun vadeli ve çok düşük taksitli krediyi vatandaşımıza sunacağız.’ Kampanya kapsamında uygulamaya alınacak KDV iadesinin 2023 yılına kadar sürdürülmesi hedefleniyor.

Bu kampanya ile her yıl 300 bin konutun mevcut mevzuatlara uygun olarak yalıtılacağı öngörülmekte, sağlanacak yıllık doğalgaz tasarrufunun 375 milyon metreküp olması beklenmektedir. Tasarruf edilen bu doğalgazın ülkemize yıllık maliyeti ise yaklaşık 610 milyon TL seviyesindedir.

Kampanya çerçevesinde 300 bin hane için yılda yaklaşık 400 milyon TL tutarında KDV iadesi gerçekleştirilmesi planlanıyor. Dolayısıyla kampanya ile devletin her yıl 200 milyon TL/yıl olmak üzere, toplam 1,2 milyar TL’nin üzerinde kazancının olması bekleniyor.

Ayrıca kampanya bünyesinde yürütülecek yalıtım uygulamalarıyla sağlanacak istihdamın ise yaklaşık 20 bin kişiye ulaşması hedefleniyor. Kampanya süresince elde edilebilecek toplam 3,6 milyar TL’nin üzerinde kazanç söz konusu.

Bu çerçevede bir an önce KDV iadesi içeren kampanyanın hayata geçirilerek ülkemizde ısı yalıtımı seferberliği başlatılması gerektiğine inanıyoruz.

Isı Yalıtımının Maliyeti Yüksek Değil

Yeni yapılan bir binada ısı yalıtımının maliyeti, toplam maliyetin yüzde 2 ila 5’i kadardır. Isı yalıtımına yaptığımız yatırım ısıtma faturalarından yaklaşık yüzde 50 tasarruf sağlayarak en fazla 5 yılda kendini amorti etmektedir.

100 metrekarelik bir konutu olan vatandaşa yalıtım uygulamasının maliyeti ise binanın özellikleri, dairenin cephe sayısı ve hangi ısı yalıtım levhasının uygulanacağı gibi unsurlara göre 7 bin – 8 bin 500 TL arasında değişmektedir.

Makul bir maliyetle uygulanabilen ısı yalıtımı sayesinde, her mevsim sağlıklı, güvenli ve konforlu bir yaşam alanına sahip oluyoruz.

Kentsel dönüşüm fırsatını iyi değerlendirerek, tüm binaları doğru yalıtım uygulamalarıyla inşa edersek, ülke ekonomimize her yıl milyarlarca dolarlık katkıda bulunabiliriz. Türkiye’deki binaları ısı yalıtımlı hale getirerek, ülkemizin toplam enerji faturasını yaklaşık %15 azaltmamız mümkün.

Benzer şekilde su yalıtımı içinde bina yapılırken doğru tasarlanarak uygulanmış detayların oldukça ekonomik olduğunu ifade etmek gerekiyor. Bina kaba maliyeti üzerinden maksimum %4-5 gibi rakamlar ile yapıyı senelerce koruyacak korozyon ve etkilerinden uzak tutacak çalışmaları gerçekleştirmek mümkün olmakta.

İZOCAM yalıtım

levent pelesen

 

Levent Pelesen
Yönetim Kurulu Başkanı
İZODER (Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği)

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Öne çıkan haberler