Kimpur CEO’su Sayın Cavidan Karaca ile Kimpur’un başarılarına ve hedeflerine değindiğimiz keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Okurlarımıza kısaca kendinizden, eğitim durumunuzdan ve sektördeki profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz?
1992 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Evliyim ve bir kızım var.
Yaklaşık 30 yıldır farklı sektörlerde satın alma ve üretim fonksiyonlarında yöneticilik, yönetim danışmanlığı, kriz yönetimi ve şirket dönüşümü kapsamında danışmanlık ve genel müdürlük yapmaktayım.
2014‘ten beri Türkiye’nin ilk yerli sermayeli ‘Poliüretan Sistem Evi’ olan Kimpur’da CEO olarak görev yapıyorum.
Kimpur’un kuruluşundan bugüne gelişim sürecinizden bahsedebilir misiniz?
1983 yılında kurulmuş olan Kimteks Kimya’dan 2015 yılında bölünmüştür ve o tarihten itibaren ‘Kimpur’ marka adını kullanarak sektörde faaliyetlerine devam etmektedir.
Türkiye’nin en büyük üretim kapasitesi ve satış hacmine sahip ilk yerli sermayeli ve profesyonel poliüretan sistem evidir. Ayakkabı, otomotiv, yapı-inşaat, mobilya, ısıtma-soğutma vb. sektörlere yönelik yenilikçi ve yüksek avantaj sağlayan poliüretan sistemler üretmektedir. Oldukça geniş bir ürün yelpazesine sahip olan firmamız, 45’ten fazla ülkeye ihracat yaparak sadece son 5 yıldır %125 büyüme gerçekleştirmiş, ihracat oranını %25’lerden %45’lere taşımıştır.
2015 yılında 28.500 ton olan satış miktarını, ortalama her yıl %20’nin üstünde artırarak, 2020 yılında yaklaşık 73.000 ton satış hacmine ulaşmıştır. 2021 bütçesi 90.000 tondur ve bütçeye uygun bir şekilde çalışmalarımız devam etmektedir.
Kimpur, gücünü aldığı ‘hızlı karar alma, hızla uygulama’ prensibi, müşterilere farklılık ve verimlilik yaratan yenilikçi ve sıra dışı çözümler içeren yeni ürün grupları ve sistemli çalışmaları ile sektörde gücünü ve lider konumunu elde etmiştir.
Öncelikle ‘akıllı bir iş modeli’ ile tasarım girdilerinden, ürün sunmaya kadar uzanan tüm ana ve ara süreçlerde ezber bozan yaklaşımlar, verimlilik yaratan çözümler, bu çözümlere güç veren matris çalışma ekipleri, bu çalışmaları destekleyen bilişim altyapısı ile dönüşüm yönetimi bize sektördeki liderliği getiren en önemli farklılığımızdır.
Kimpur’un uzun yıllara dayanan “Poliüretan Sistem Evi”, “hayatın her alanında poliüretan” mottosu kapsamında nasıl çalışmalar gerçekleştiriyorsunuz?
Sektöre kazandırdığı yenilikler nelerdir? Öncelikle ‘akıllı bir iş modeli’ ile tasarım girdilerinden, ürün sunmaya kadar uzanan tüm ana ve ara süreçlerde ezber bozan yaklaşımlar, verimlilik yaratan çözümler, bu çözümlere güç veren matris çalışma ekipleri, bu çalışmaları destekleyen bilişim altyapısı ile dönüşüm yönetimi bize sektördeki liderliği getiren en önemli farklılığımızdır.
6 Sigma metodolojisi ile hem üretim hem de Ar-Ge süreçlerimiz; sadece bizim değil, müşterilerimizin sektörlerinin olası ihtiyaçlarını da tespit etmekte ve dönüşüm yönetimi tüm çözüm ortaklarımıza yansımaktadır.
Firmamız, Turkishtime’ın, Ar-Ge araştırmalarında 2020 yılı Kimyevi Maddeler ve Mamüller sektöründe Ar-Ge’ye en fazla harcama yapan ilk 10 şirket arasındaki tek poliüretan sistem evidir. Uzun yıllardır ciddi yatırımlar yaptığımız Ar-Ge, 2017 yılından bu yana ‘ArGe Merkezi’ olarak hem altyapı hem de insan kaynağı anlamında güçlenmiştir.
Sektörün günlük ihtiyaçlarına cevap veren ürün grupları dışında, müşterilerimizin fark yaratmasını sağlayacak birçok yeni ürün çalışmamız vardır ve bu çalışmalar devam etmektedir.
Firmamız, Turkishtime’ın, Ar-Ge araştırmalarında 2020 yılı Kimyevi Maddeler ve Mamüller sektöründe Ar-Ge’ye en fazla harcama yapan ilk 10 şirket arasındaki tek poliüretan sistem evidir.
Uzun yıllardır ciddi yatırımlar yaptığımız Ar-Ge, 2017 yılından bu yana ‘ArGe Merkezi’ olarak hem altyapı hem de insan kaynağı anlamında güçlenmiştir. Sektörün günlük ihtiyaçlarına cevap veren ürün grupları dışında, müşterilerimizin fark yaratmasını sağlayacak birçok yeni ürün çalışmamız vardır ve bu çalışmalar devam etmektedir.
Kimpur olarak bu yıl da ISO 500 ‘Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’ ve Fortune 500 “Türkiye’nin En Büyük Şirketleri” listelerinde yer aldınız. Bu başarıyı nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu başarıyı getiren çalışmalarınız nelerdir?
ISO 500 firma listesinde her yıl yükselerek yer alıyoruz. 2020 yılında 314. olarak, sektörde açık ara lider konumundayız. Aynı zamanda Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin her yıl yayınladığı ilk 1000 ihracatçı listesinde ilk 500’lere gelmeyi başardık.
Asıl rakiplerimiz, yurt içindeki üreticiler değil, ham maddelerinin çoğunu üreten global şirketlerdir. Sadece Türkiye pazarında değil, yakın coğrafyamız ağırlıklı ihracat pazarlarımızda da global üreticiler ile rekabet ediyoruz.
Bu başarılarımızın arkasında sürdürülebilirlik ilkelerine bağlılık, Ar-Ge’ye, inovasyon ve teknolojiye yaptığımız yatırımlar, müşteri odaklılık, teknik destek hizmeti ve iyi bir işveren olma hedeflerimizle doğru orantılı kurguladığımız insan kaynakları politikalarımız bulunuyor.
Bu anlamda, yakın zamanda Great Place to Work® Enstitüsü tarafından global standartlarda gerçekleştirilen değerlendirmeler ve analizler sonucunda, pozitif çalışan deneyimi ve yüksek güven kültürüne sahip harika iş yeri kriterlerini sağlayarak Great Place to Work® Certified unvanını kullanmaya hak kazandık.
2015’ten itibaren, istikrarlı büyümemizdeki ivmeyi artırmaya ve büyük ölçekli atılımlar gerçekleştirmeye devam ettik. Son 5 yılda yaklaşık 5,5 milyon Avro’luk yatırım gerçekleştirdik.
Rekabet avantajı sağlayan teknolojilerimiz, inovasyonlarımız ve stratejilerimizle son 5 yılda üretim kapasitesini %84,6 artırarak 65 bin tondan 120 bin tona çıkardık. 2016-2020 arasında da istihdamımız %132, satış miktarlarımız %156 büyüdü.
Dünyanın en büyük kimya şirketleriyle uluslararası pazarlarda rekabet eden, sektöründe ihracatın lideri konumunda bulunan ve ISO 500’de 2020 yılında 36 sıra atlayarak 314. olan Kimpur olarak, pandemi döneminin kazananları arasında yer aldık.
Kimpur, 2020 yılında İhracatın Yıldızlarından biri oldu. Bu kapsamda ihracat faaliyetlerinizden bahseder misiniz?
Sizlerin de belirttiği gibi 2020 yılında ‘Türkiye Plastik ve Hammaddeler’ kategorisinde ihracat rekortmeni tek poliüretan sistem evi olarak ilk 5’e girdik ve ihracatın yıldızlarından biri olduk. Üye firmalar arasında 2020 yılında ‘Muhtelif Kimyasallar İhracatı Kategorisi’nde gerçekleştirmiş olduğumuz performansla 35. sırada, ‘Organik Kimyasallar İhracatı’ kategorisinde gerçekleştirmiş olduğumuz performansla ise 62. sırada yer aldık.
45’ten fazla ülkeye ihracat ile Türkiye’nin poliüretan pazarındaki en büyük firmasıyız. Son birkaç yılda ihracat ve ihraç kayıtlı satışlarımızın toplam satışlardaki payı %40’lara ulaşmıştır. Yenilikçi ve üstün avantajlara sahip birçok ürünümüz ile son 5 yıldır, bulunduğumuz coğrafya dışında birçok ülkeye de satış yapabiliyoruz.
Dijital dönüşüm çağımızın olmazsa olmazı. Bu dönüşüm ve teknolojik gelişmeler birçok fırsatı da beraberinde getiriyor. Kimpur olarak bu doğrultuda çalışmalar gerçekleştiriyor musunuz?
Öncelikle üretim sistemlerimizde tam otomasyona geçiş, sistemlerimizi ve ürünlerimizi standartlaştırma ve istenilen kalite seviyesinde ürün verebilmek konusundaki çalışmalarımızı tamamladık.
Kimpur’da 3 yıldır devreye giren SAP ve paralelinde veriyi toplama ve analiz etme konusundaki metodolojik yaklaşımları ile verimlilik sağlayacak tüm noktaları tespit ettik ve tam otomasyona geçtik.
SAP dijital dönüşüm anlamında bizim için ciddi bir ivme sağladı. Bunun yanında, şirketimizin tüm MIS verilerini izleme, çalışanlarımızın hedeflerini belirleme ve performanslarını izleme, Ar-Ge ve tüm şirket proje planları, verimlilikleri, proje bitirme, ürün sunma hızları ve benzeri tüm izleme göstergeleri; bu dönüşüm sonrası şeffaf, anında ve istenilen her noktadan ulaşılabilir hale geldi.
Gelecek yıllar için hedefleriniz ve planlarınız nelerdir? Sektöre sunacağınız yenilikler hakkında bilgi verebilir misiniz?
2020-2024 yılı iş planımızda; mevcut tesisimizde 120 bin ton satış kapasitesine ulaşmayı hedefliyoruz, bu da %65 daha büyüme gerçekleştirmemizi sağlayacaktır. Bunun yanında, mevcut tesisimizin büyüme planlarımıza artık cevap veremeyecek olması nedeni ile, Düzce’de Türkiye’deki 2. üretim tesisimizi devreye almak amaçlı yatırım sürecimiz başlamıştır. Bu yatırım ilk etapta, mevcut ürün portföyümüze 50 bin ton ek kapasite sağlamak amaçlıdır.
Ek olarak; Düzce tesissimizde, PET atıklarından üretimini yapacağımız 5 bin ton kapasiteli bir ‘geri dönüşüm tesisi’ de devreye alınacak; hem ‘doğa dostu ürün gamımızda’ kullanılacak ve hem de satışı yapılarak, sürdürülebilirlik projelerimizin güzel örneklerinden olacaktır.
Büyüme planlarımız sadece Türkiye’deki firmamız ile sınırlı değildir. Avrupa’da 10 bin ton kapasiteli, bir yerel üretici ile ortak şirket kurmak için ön anlaşma yaptık. Ağustos sonunda tamamlanacak işlemler sonrası konu ile ilgili paylaşım yapabileceğiz.
“Sadece Türkiye pazarında değil, yakın coğrafyamız ağırlıklı ihracat pazarlarımızda da global üreticiler ile rekabet ediyoruz.”
Sürdürülebilirlik çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?
2016 yılından başlayarak yatırımlara oldukça önem verdik ve kapasitemizi iki katına çıkardık. Küresel ısınma ve iklim değişikliği konusunda mücadeleyi sağlamaya yönelik uluslararası bir çerçeve olan Montreal Protokolü’ne uygun olarak, Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Örgütü UNIDO teşvikiyle yaptığımız yatırımlarla, ozon tabakasına zarar veren şişirici gazları ürünlerimizden çıkarıp, tamamen doğa dostu şişirici gazlara geçiş yaptık.
Güzel gezegenimizin sürdürülebilirliği konusunda büyük bir adım attık. Kimpur’un kurumsal yönetim ilkesi, ekonomik faaliyetlerini gerçekleştirirken çevresel ve sosyal sorumluluklarını da geliştirerek daha yaşanılabilir dünya yaratmaya katkı sağlamaktır.
Kimpur olarak, bugünün ihtiyaçlarını karşılarken gelecek nesillerin gereksinimlerini karşılama yetilerini ellerinden almayacak şekilde çalışmayı hedefledik ve sürdürülebilirlik çalışmalarını bu bağlamda başlattık.
Öncelikle hem kendi operasyonlarımızda hem de ürünlerimizde enerji verimliliğini artıracak çalışmaları hızlandırdık.
2020 yılı itibarıyla başlattığımız Yalın Altı Sigma projeleri içerisinde yer alan Tesis Çapında Enerji Tasarrufunun Sağlanması projesi ile yıllık %10’a yaklaşan bir enerji tasarruf sağladık.
Müşteri beklentilerine paralel olarak Ar-Ge merkezimizde ele aldığımız ısı iletim katsayısı düşük ürünler sayesinde müşterilerimizin satış hacimlerini artırmalarına katkı sağlarken, son kullanıcıların da enerjiyi daha verimli ve tasarruflu kullanmalarını sağladık.
Ayrıca, çevre dostu, geri dönüşümlü hammaddeden üretilen ‘polyester poliol’ konusunda Ar-Ge merkezimiz bir proje yürütmüş ve sonuçlandırmıştır. Ticari olarak üretilebilirlik, yeni yatırımımız olacak olan Düzce yatırımı ile gerçekleşecektir.
ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi başta olmak üzere uluslararası kabul görmüş, saygınlığı yüksek diğer yönetim sistemlerini de benimseyen ve uygulayan kurumumuz, ISO 14064 ve ISO 14046 Standartları yardımıyla ve karbon ve su ayak izi hesaplanması adımlarıyla faaliyetlerini sürdürülebilirlik ilkesi ile uyumlu, gönüllülük esaslı ve farkındalık yaratmak adına raporlar hazırlamıştır.
Bu raporlar eşliğinde sera gazlarının ve kullanılan suların etkilerinin kurumsal olarak incelenmesi ve kurum personellerinin bu konuda bilinçlendirilmesi amacıyla, faaliyetlerden kaynaklanan karbon ve su yükünü yıllar ve hedefler bazında azaltmayı kendisine ilke edinmiştir.
Bu çalışmalardan hareketle çevresel performansımızı sürekli iyileştirmek adına ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi çalışmalarımızı başlattık. 2022 yılında tüm çevresel faaliyetlerimizi ve ürün yaşam döngüsü çalışmalarımızı belgelendirmeyi hedefliyoruz.
“ISO 14040/14044 LCA- Yaşam Döngüsü” çalışmasını da 2022 yılı iş planımıza aldık. Kurucumuz Leon Mizrahi’nin her fırsatta “Beni en çok çalışanlarımızın çalışmaktan gurur duyduğu bir şirket olması mutlu eder” açıklaması şirketin insana verdiği değerin bir göstergesidir.
Etik değerleri yüksek olan Kimpur, kuruluşundan bu yana insana saygıyı ön planda tutmuş, çalışma şartlarına dair ulusal ve uluslararası standartlarla belirlenen koşulları yerine getirmeye hassasiyet göstermiştir. Eylül 2021’de mevcut çalışma şartlarını SA 8000 belgelendirme denetimiyle tescillemek üzere çalışmalar devam etmektedir.
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları çerçevesinde sistemli biçimde süreçlerimizi iyileştirmeye devam ediyoruz. Sürdürebilirlik çalışmalarımızı GRI standartlarına uyumlu olarak hazırlayacağımız rapor ile 2022 yılında kamuoyunun bilgisine sunmayı hedefliyoruz.
Yakın zamanda, sektörde fark yaratacak, inovatif bir poliüretan ürününüz oldu mu?
Ar-Ge ve inovasyon bizim başarılarımızın arkasındaki en temel unsurlardan biridir. Yenilikçi ürünümüzün olmadığı bir dönemimiz yok diyebilirim. 2020 yılında başladığımız kurumsal sürdürebilirlik çalışmalarımızın beraberinde biyo bazlı ürünlerle ilgili ciddi çalışmalarımız oldu ve bu çalışmalar hız kesmeden devam ediyor.
Bu bağlamda 2020 başı itibariyle bazı ayakkabı ürünlerimizde kendi üretimimiz olan biyo bazlı katkıların kullanımına başladık. Bu katkıların diğer ürün gruplarında da kullanımına yönelik çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam etmektedir.
Bunların yanı sıra özellikle beyaz eşya sektöründe gramaj tasarrufu sağlayan, üretim hızlarını artıran ve enerji tasarrufu sağlayan yeni nesil buzdolabı sistemlerimiz alanında fark yaratmaya devam ediyor.
