Pazartesi, Mayıs 6, 2024

TÜBİTAK Çığır Açıcı Teknolojilere Odaklandı

TÜBİTAK Çığır Açıcı Teknolojilere Odaklandı

İklim değişikliğinin tüm ülkelerin enerji, su ve gıda arz güvenliğini tehdit ettiğine dikkati çeken Mandal, bu sorunun tedarik zincirlerini de bozduğunu ve ticaret hacminin düşmesine yol açtığını ifade etti.

Mandal, Türkiye’nin de tarafı olduğu Paris Anlaşması’yla ülkelerin, iklim değişikliği ve yansımalarına yönelik mücadele yürüttüğünü hatırlattı.

Türkiye’nin konumu itibarıyla iklim değişikliğinin etkilerinden dünyadaki diğer bölgelere göre yüzde 20 daha fazla etkileneceğinin belirtildiğine işaret eden Mandal sözlerine şöyle devam etti: “Böyle bir dönemde, ülkemizin iç ve dış tedarik zincirlerinin dayanıklılığını artırarak kendi kendine yeten konuma gelmesi ve bölgesel, küresel tedarik zincirlerindeki yeniden konumlanma fırsatlarını değerlendirmesi önemli.

Bu bilinçle ve ülkemizin bu dönüşümle daha güçlü bir konuma gelmesi için Eylül 2021’de Cumhurbaşkanı’mız Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2053 net sıfır emisyon hedefimiz ortaya koyulmuştur. İklim değişikliğiyle mücadele ve uyuma yönelik çözüm bekleyen konuların büyük çoğunluğu bugünün teknolojileri yerine, geleceğin teknolojilerinde yapılacak çalışmalar ve yatırımlarla çözülebilecek konulardır.

Yeşil hidrojen ve amonyak, karbon yakalama, kullanma ve depolama, yeni nesil nükleer reaktörler, ileri enerji depolama, sentetik biyoloji, dijital tarım, düşük karbonlu çelik, alüminyum, çimento ve yeşil kimya dahil pek çok alanda çığır açıcı teknolojilerin geliştirilmesine ihtiyaç var.” dedi.

TÜBİTAK
27 kritik teknoloji alanı analiz edildi

Ülkelerin uluslararası mecralarda bir araya gelerek çözüm üretme yolları aradığını vurgulayan Mandal, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında, Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu olarak, ilgili kurumlarla Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefine yönelik bilim, teknoloji ve yenilik alanında atılacak adımları masaya yatırmak üzere “Hedef 2053 Net Sıfır Emisyon Ar-Ge ve Yenilik Atılımı” toplantısını düzenlediklerini bildirdi.

Mandal, “2053 net sıfır emisyon hedefimiz doğrultusunda, ülkemizin yeşil kalkınmasına yönelik ihtiyaçlarına cevap verecek çığır açıcı teknolojilerin yerli olarak geliştirilmesiyle küresel risklerin bertaraf edilmesi, fırsatların yakalanması ve ülkemizin yeşil dönüşüme hizmet edecek teknolojilerde öncü rol almasını sağlayacağız.” dedi.

Mandal, “Ar-Geve Yenilik Atılımı Projesi” kapsamında geleceğin teknolojilerine yönelik atılımların hayata geçirilmesi için ulusal çapta kurum ve kuruluşlarla ortak vizyon belirlenerek, eşgüdüm sağlanacağını dile getirdi.

Mandal sözlerine şöyle devam etti: “Öncelikle diğer ülke örneklerini inceleyerek ülkemizin ihtiyaçları doğrultusunda ve küresel zorluklarla mücadelede, Ar-Ge ve yenilik atılımımızı ivmelendirecek stratejik yaklaşımın çerçevesini oluşturduk. Bu doğrultuda, kısa vadeli çözümler yerine, teknolojik dönüşüm alanlarını tespit ederek orta ve uzun vadeli milli teknoloji politika önerileri oluşturmaya odaklandık.

Sosyoekonomik faydayı önceliklendiren, fikirden ticarileştirmeye süreci bütüncül ele alan bir bakış açısı benimsedik. Türkiye’nin odaklanacağı öncelikli teknoloji alanlarının belirlenmesi sürecine katkı vermek amacıyla küresel eğilimler ve ulusal ihtiyaçlar açısından ön plana çıkan 27 kritik teknoloji alanını, etki ve yapılabilirlik olmak üzere iki temel boyutta kapsamlı analiz ettik.”

TÜBİTAK, kendi kendine yeten ve öncü olabilen Türkiye amacıyla çalışıyor”

 

Mandal, Türkiye Ekonomi Modeli’nde yeşil kalkınmanın öneminin vurgulandığını anımsatarak, “Yeşil kalkınma sürecimiz enerji, tarım, ekosistem ve biyoçeşitlilik, temiz üretim ve döngüsel ekonomi, sağlık ve ulaşım gibi pek çok farklı sektörü ve uygulama alanını doğrudan ilgilendiriyor. Bu bağlamda, 2053 net sıfır emisyon hedefine hizmet edecek ‘Ar-Ge ve Yenilik Atılımı’ kapsamında, bilim ve teknoloji tabanlı çözümleri tüm ekosistem paydaşlarının eşgüdümünde geliştireceğiz.” dedi.

 

Mandal, atılım kapsamında TÜBİTAK’ın, kendi kendine yeten ve öncü olabilen Türkiye amacıyla çalıştığını ifade etti.

Bilim, teknoloji ve yenilik tabanlı, birlikte başarmaya dayalı çalışmaları artırarak devam ettireceklerini vurgulayan Mandal, şunları kaydetti: “2022’de TÜBİTAK ülkemizin 2053 net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda öncelikli Ar-Ge ve yenilik konularında iklim değişikliği ve çevre sorunlarına karşı mücadeleyi ve yeşil-dijital ikili dönüşümü desteklemek amacıyla önümüzdeki dönem planlamaları belirlemeye ve çevik bir şekilde uygulamaya almaya devam ettik.

TÜBİTAK MAM başta olmak üzere diğer TÜBİTAK araştırma merkez ve enstitülerimiz de yeşil teknolojiler alanında önemli çalışmalara imza atmaya devam edecek. TÜBİTAK, nitelikli bilgi üretimi ve nitelikli insan kaynağı yetişmesini merkeze koyan birlikte başarmaya dayalı stratejik yaklaşımıyla, küresel riskleri, ulusal ihtiyaç ve önceliklerimizi gözeterek bilim, teknoloji ve yenilik ekosisteminde hedef odaklı etki oluşturmak amacıyla yenilikçi çözümler üretilmesini desteklemeye devam edecek.” dedi.

Kaynak

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Öne çıkan haberler