Teknolojinin gelişimi ile iletişim dijitalleşti. Bir laptop ve wi-fi bağlantısı ile her yerde çalışabilir duruma geldik. Ofis tasarımlarımız bile değişti. Artık kişiselleştirilmiş masalar yerine ortak masa, koltuk, sedir, hatta hamak gibi farklı düzenekteki oturma birimleri tasarlamaya başladık.
Çalışanların motivasyonunu artırmak için her gün farklı çözümler geliştirilmektedir. Bir nevi ev konforlarını ofislere getirmeye çalıştık. Her çalışanın motivasyon şekli farklı olduğu için de tasarımlar çeşitlendi.
Kimi zaman tek başına sessiz bir ortam tercih edilirken, kimi zaman da takım halinde beyin fırtınası yaparak sesli çalışmak isteyenler bir araya gelmektedir.
Geleneksel dünyada babalar çalışırdı, akşam belli saatte mesaileri biter ve eve gelirlerdi. Ve o saatten sonra ev hayatı başlardı, ta ki ertesi sabah yine aynı saatte ofise gidene kadar. Ancak bugünün dünyasında artık evde herkes çalışıyor, mesai saatleri değişti, kimi zaman ofiste, kimi zaman da evde çalışmalar yapılıyor.
Ofisten tüm işinizi elinizdeki küçük bir laptop ile eve getirip devam edebiliyorsunuz, kimi zaman da ofise gidemediğiniz zamanlarda çalışmalarınız yarım kalmıyor, evden devam etmek mümkün, ihtiyacınız olan tek şey wi-fi.
Gerçekten sadece bir laptop ve wi-fi yeterli mi? Bir süre için evet. Ancak, ne olursa olsun evin ideal bir home-ofis konforu sağlaması için bazı mimari özellikleri de taşıması gerekiyor. (Tabi öncelikle iyi bir kahve makinesi ile)…
Öncelikle home-ofis olarak kullandığınız mekan, evde kendine özgü bir alan, alan yoksa da bir köşe olmalı. Kendinizi ev modundan kurtaracak özellikle olmalı.
İşe vermeniz gereken konsantrasyonu bozacak detaylar olmamalı (mesela özellikle kadınlar, evde yapılması gereken işleri çalışma sırasında görmemelidir, o işleri erteleyebilmelidir).
Çalışma sırasında ergonomik bir masa ve ofis sandalyesi çok önemlidir. Yemek masasında kullandığımız sandalyelerde saatlerce oturmak sağlık sorunları yaratabilir ve çok çabuk yorulmamıza neden olur.
Gün ışığından maksimum faydalanacağımız ve yeterli temiz hava alabileceğimiz bir noktada konumlanmalıyız. Geceleri ise, çalışma ortamında genel bir aydınlatmadan ziyade yeterli bir noktasal aydınlatma konfor sağlar.
Evimizi genelde ailemizle paylaştığımız için özellikle seslerin bizim konsantrasyonumuzu bozmaması ve bizim dinlediğimiz müziğin de onları rahatsız etmemesini sağlamak için kulaklık kullanmamız faydalı olur.
Ancak, sanal olarak yapacağımız tele konferans ve toplantılarda aktarmak istediğimizin daha temiz ve anlaşılır olması için de ortamımızın akustik özelliği iyi olmalıdır. Bunun için ortamdaki cam ve metalin yarattığı çınlamayı gidermek için ahşap ve kumaş kaplı mobilyalar ve perde kullanmalıyız. Halı da akustik çözümü için iyi malzemedir, ama bir taraftan da ev hijyeni için de uygun değildir.
Uzun saatler laptop başında çalışmanın özellikle iskelet sağlığımızı ne kadar negatif etkilediğini artık biliyoruz. Bu yüzden artık ofislerde de yüksekliği ayarlanabilir masalar kullanmaya başladık. Bunlar, ofislerde ister masa yüksekliğinde sandalye ile oturarak kullanılıyor, ister yükselterek ayakta kullanılıyor, bu da gün içinde farklı iskeleti farklı pozisyonlara sokarak, sağlıklı olmasını sağlıyor. Bu tasarım özelliğine sahip masaları evde de kullanabiliriz.
Evlerde de buna bir fonksiyon daha da ilave edebiliriz, gerektiğinde daha da alçaltarak sehpa olarak da kullanabiliriz. Böylelikle masa, ofis koltuğu ve küçük ama konforlu bir tekli koltuk ile şekillendirdiğimiz home-ofis ortamımızda hem sıkılmadan hem de iskelet sağlığımıza da dikkat ederek çalışmalar yapabiliriz.
