Sektörün yeni oyuncularından biri olarak tanımlayabileceğimiz Duropur, doğru hedeflerle hızlı ve emin adımlar atıyor. Tamamen otomasyona dayalı bir alt yapıyla kurduğu tesisine Ar-Ge ve kalite kontrol laboratuvarlarını da dahil eden firma farklı alanlar ve farklı pazarlar için özel çözümler sunuyor.
20 yıldır poliüretan sektöründe rol alan Akın Kuruağaç özellikle poliüretan bazlı yapı kimyasalları alanında çalışmış bir profesyonel. Kariyer yolculuğunda Ar-Ge’den satın alma ve satışa kadar pek çok departmanda çeşitli görevler üstlenen Kuruağaç, farklı ülkelerden müşterilere de hizmet vererek farklı pazarlara dair deneyimler de edinmiş. Yurt dışı pazarlara, bu pazarların uygulama alışkanlıkları ve ürün portföylerine hakim olan Kuruağaç,
bugün Duropur’un Genel Müdürü olarak başarılı çalışmalarını sürdürüyor.
Duropur Genel Müdürü Akın Kuruağaç ile firmasının poliüretan sektörüne -özellikle su yalıtımı alanında- sunduğu çözümleri ve yurt dışı faaliyetlerini konuştuk.
Duropur su yalıtımı, koruma ve onarım çözümlerinin Ar-Ge’si ve tüm bunların ticaretinde uzman bir poliüretan üreticisi olarak hizmet veriyor. Kuruluşunuzdan bu yana büyüme sürecinizi bize anlatabilir misiniz?
Her ne kadar sektörde 20 yıllık bir tecrübeye sahip olsam da Duropur Yapı Kimyasalları, sektörde oldukça yeni. Bir işe başlama ve hatta büyüme süreçlerindeki sorunları bildiğimizden Duropur’u kurarken her bir süreci masaya yatırıp tek tek üzerinde çalıştık. Şu
anda tesisimiz kendi emsalleri arasında çok iyi bir yere sahip, tamamen otomasyona dayalı bir altyapıyla kurduğumuz üretim kısmına Ar-Ge ve kalite kontrol laboratuvarını da dahil edip, takip ve kontrol süreçlerini tamamen kayıt altına almayı başardık.
Satın aldığımız her bir ham maddenin laboratuvar ortamında testlerini yapılarak stoğa kabul edilmesi ile başlayan kalite kontrol sürecimizi üretimde de devam ettirerek ara kontrollerimizle proses içerisinde yer alan her bir veriyi kaydedip, kendi kontrol süzgecimizden geçirebilir hale geldik.
Bu şekilde müşterilerimize çok daha hızlı ve ne yaptığımızdan emin bir şekilde geri dönüşler sağlayabiliyoruz. Sürekli devam eden benchmark çalışmalarıyla ürettiğimiz her bir ürünü pazardaki emsalleriyle karşılaştırıyor ve kendimizi sürekli yeniliyoruz. Ar-Ge ve kalite kontrol laboratuvarımızı ise rakip firmaların aksine daha üretime bile başlamamışken kurup hem bünyemize kattığımız çalışma arkadaşlarımızı yetiştirdik hem de üretim başlamadan
önce tüm altyapı çalışmalarımızı tamamlamış olduk.
Laboratuvarımızda poliüretan sektörüne hizmet verecek tüm test cihazları da mevcut ve müşterilerimize her noktada cevap verebilir durumdayız.
Söz konusu su yalıtımı olduğunda, zaman içerisinde inşaat sektöründe ne gibi ihtiyaçlar gelişti ve siz nasıl çözümler sundunuz?
İnşaat sektöründe yapıların kalitesinin artması, mühendislik çözümlerinin gelişmesiyle binalarda dekoratif özelliklerin yanı sıra yapısal koruma ön planda tutulmaya ve kalite sorgulanmaya başlandı. Böylece kullanılan malzemelerin standardı yükseldi.
Müşterilerin maliyetin yanında kaliteyi de sorgular oluşu bizi de geliştirdi. Hafif yaya trafiğine açık olan alanlarda daha fazla aşınma direnci arandıkça biz de ürünlerimizi buna göre geliştirdik. Dış mekân uygulamalarında daha fazla UV dayanımı arandıkça biz de bu doğrultuda çalışmalar yaptık. Dik yüzey uygulamaları arttıkça yeni ürünler geliştirdik.
Özetle, hem ürünlerimizi pazarın ihtiyacına göre geliştirdik hem de başka ülkelerde kullanıma yeni giren ürünlerin Ar- Ge çalışmalarını yaparak kendi bünyemizde ürettik ve ülkemize sunduk.
Poliüretan esaslı su yalıtımını bize anlatır mısınız?
Her şeyden önce poliüretan esaslı su yalıtım malzemeleri farklı hava koşullarına dahi mükemmel uyum sağlar. Nefes alabilir, yüksek aşınma direnci gösterir. Farklı zeminlere yüksek yapışma kabiliyeti vardır. UV ışınlarına gösterdiği yüksek dirençle farklı bölgelerde
kullanıma uygundur. Esnektir ve uygulandığı yapıyla beraber çalışır.
Airless tabanca, fırça, ruloyla kolayca uygulanır; eksiz uygulanması sebebiyle daha yüksek su geçirimsizlik sağlar. Kendi ürün portföyümüzle de temel perde duvarlarında kullanılan poliüretan bitüm karışımı malzemelerden mutfak, banyo, tuvalet gibi ıslak hacimlerde seramik altı kullanıma uygun yalıtım malzemelerine; düz çatı, teras alanlardan eğimli hatta dik yüzeylerdeki yalıtıma ihtiyaç duyulan yapılara kadar farklı alanlara çözüm üretiyoruz.
Su depolarının, havuzların, atık su arıtma tesislerinin ve menhollerin yalıtımında kullanılmak üzere geliştirilmiş ürünlerimiz de portföyümüzde yer alıyor.
Su geçirmez poliüretan ürünlerde kalite ve standartlar nedir/ne olmalıdır? Yurt dışında ve ülkemizdeki çalışmalarla ilgili nasıl bir kıyaslama yaparsınız?
Aslında zaman içerisinde Avrupa standartlarını yakaladık. Tabi ki bu ürünlerin kullanımı Avrupa’da ve Amerika’da çok daha eski olduğundan hem standartları gelişti hem de kendi pazarları içerisinde aşinalıkları oluştu.
Ülkemizde de zaman içerisinde uygulanmaya başlanan TS EN 1504-2 standardıyla beton için yüzey koruma sistemlerinin kontrol şartlarının artık müşteriler tarafından da soruluyor olması kendi pazarımızda belli bir bilincin yerleştiğini gösteriyor.
Bu farkındalıkların artması, CE normlarının bu sürece dahil olması ve kendi ürettiğimiz ürünlere aldığımız CE belgeleriyle Avrupalı rakiplerimizi yakaladığımıza inanıyorum.
Su geçirmez poliüretan ürünlerinizin imalatında kullanılan ve bu ürünlerin dayanıklılığına katkıda bulunan özel formülasyonlardan veya teknolojilerden bahsedebilir misiniz?
Özellikle su yalıtım için üretilen poliüretan bazlı malzemelerden bahsedecek olursak zaten kendi segmenti içerisinde yer alan diğer farklı malzemelerle arayı açmış durumda. Gerek esnek yapısıyla gösterdiği vibrasyon dayanımı, gerekse çatlak köprüleyebilme özelliğiyle
fiziksel dayanım açısından diğerlerinin önüne geçti.
Ayrıca polimer kimyasına dayalı yapısıyla farklı kimyasallara oldukça direnç gösterir ki bu da bu malzemeleri farklı alanlarda uygulayabilme avantajı getiriyor. Belli bir miktarda gösterdiği darbe, yırtılma ve aşınma dirençleri de yine rakiplerine göre daha gelişmiş durumda. Son olarak, yüksek UV dayanımlı yapısı ve uzun ömürlü olması sebebiyle dış mekân uygulamalarında tercih edilir hale geliyor.
Ürünlerinizle hangi pazarlarda hizmet veriyorsunuz? Bu pazarlardaki konumunuz nedir?
Esas hedefimiz ve hareket alanımız ülkemizin ihtiyaç duyduğu güçlü ihracatçı firmalardan olmak. Bu amaçla asıl hedefimiz yurt dışı pazarlar olsa da yurt içi piyasaya da hizmet veriyoruz. Yurt dışına yaptığı mız satışlarımız, sadece komşu ülkelerle sınırlı değil,
daha uzak pazarlara da ulaşmış durumdayız. Burada nihai hedefimiz yurt dışında her coğrafyadan müşteri portföyü yakalayarak ihracat sürekliliğini sağlamak.
Dış pazarlarda tercih edilmenizi sağlayan faktörler nelerdir? Pazarlama stratejilerinizde en önemli noktaları bizimle paylaşır mısınız?
Hizmet verdiğimiz süre içerisinde hem ürün kalitemiz hem de sertifikasyonlarımızla Avrupalı rakiplerimize yetiştik. Bununla beraber bulunduğumuz coğrafyanın getirdiği lojistik avantajlarını da kullanıyoruz. Ayrıca hızlı üretim, hızlı sevkiyat ve hızlı satış sonrası servisimizle tercih ediliyoruz.
Farklı dillerde verebildiğimiz hizmetimize fason üretim seçeneklerimizi de ekledik, maliyetlerimizi optimize ederek hizmet verdiğimiz ve vermeyi düşündüğümüz her bir ülkeye özel fiyatlandırma çalışması yaptık. Aynı zamanda ihtiyaç duyulan ürünleri en hızlı şekilde laboratuvar ortamında test ederek müşteri ve uygulama odaklı çözümler sunuyoruz.
Önümüzdeki süreçte, hedefinizde yeni pazarlara açılmak var mı? 2024 dış ticaret hedefleriniz nelerdir?
Her yıl yeni hedefler belirleme ve ağımıza yeni ülkeler ekleme çabası içerisindeyiz. Hali hazırda ürettiğimiz ürünlerimizi sürekli iyileştirmek ve portföyümüze yeni ürünler eklemek için çalışıyoruz. Bu doğrultuda farklı fuarları ziyaret edip yeni ürünleri inceliyor ve
pazar trendlerini takip ediyoruz. Elbette yeni ürün denemelerimiz de durmadan devam ediyor, bu denemelerden çıkan ürünleri ise pazarda deneyip müşterilerin reaksiyonunu ölçüyoruz.
