Perşembe, Nisan 25, 2024

Ravago PU Sistemler İşletme Birimi Direktörü Christian Mirangels

Ravago Petrokimya A.Ş.’nin PU Sistemler İşletme Birimi Direktörü Christian Mirangels ile şirketin gelişim süreci vesektöre sunmuş oldukları ürünlerle birlikte; Türkiye Poliüretan Pazarı’nın sorunları ve çözümleri hakkında keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Okurlarımıza kısaca kendinizden, eğitim durumunuzdan ve profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz?

Barselona’da doğdum, İspanyol ve Alman vatandaşıyım. Barcelona Universitat Autònoma işletme yönetimini tamamladığımdan beri profosyonel kariyerimi finans, pazarlama&satış ve genel yönetim alanında geliştirdim. İspanya, Almanya, Türkiye ve Güney Afrikada çalıştım. Evliyim ve 2 çocuğum var.

 

2017 yılının başında PU sistemleri İş Birim Direktörü olarak Ravago Petrokimya ailesine katıldım. Profosyonel bir ekip ile satın alma faaliyetlerini, etkin Ar-Ge imkânlarını ve en modern üretim tesislerini birleştirerek, Ravago’nun poliüretan bölümü olan Tekpol’u daha üst bir mükemmellik seviyesine çekmeyi hedefliyoruz.

Bize Ravago’nun kurulduğundan bu yana şirket olarak kaydettiği gelişimden bahsedebilir misiniz?

Raf Van Gorp 1961’de Ravago’yu kurduğunda, Arendonk, Belçika’daki bir dinamit şirketinin tesislerini satın alma fırsatı buldu. Bu fırsat onun parlak bir fikir üretmesini sağlayarak; plastik üretimi yapan petrokimya şirketlerinin üretim atıklarını geri dönüştürdü.

Oradan da şirket plastik reçinelerin dağıtıcısı ve satıcısı olarak petrokimya endüstrisine başarılı bir hizmet sağlayıcısı olarak büyüdü. Yapı ürünlerinin üretimi ve dağıtımına  yönelik çeşitlendirme, Avrupa’da ikinci bir gelir hattınığını garanti altına aldı.

Bugün, Ravago Grubu plastik,kauçuk ve kimyasalların dünya pazarında en iyi sağlayıcılarından biridir.

Bugün, Ravago Grubu, dünya genelinde 55’ten fazla ülkede 230 ofisiyle 40.000’den fazla aktif müşteriye hizmet veren 4.000.000 metrik tonun üzerinde yıllık polimer satışını temsil etmektedir.

Ravago’nun üretim kapasitesi; Kuzey Amerika, Avrupa ve Türkiye’de toplam yıllık kapasitesi 500 metrik tonun üzerinde olan, 19 geri dönüşüm ve kompound tesisi ile Belçika, Yunanistan, Türkiye ve Rusya’da yapı ve inşaat sektörü için bitmiş ürün çözümleri sunan 11 üretim tesisi ile toplam 30 tesisten oluşmaktadır.

5500 çalışanın yardımı olmadan bu mümkün olmazdı.

Ravago Petrokimya, 1998 yılından beri Türkiye’de yatırım yaparak yerel plastik sektörünün en önemli oyuncularından biri haline geldi. Ravago Petrokimya, Enplast, Eastchem, Ravago Kimya, Mahalo ve Tekpol olmaküzere beş şirketten oluşmaktadır.

Polimer hammadde  alanında 250.000 metrik ton toplam üretim kapasitesi ile Türkiye’deki en büyük 2. plastik üreticisidir. Her şirket bölgesinde ve alanında lider konumdadır.

Poliüretan sektörüne hitap eden ürünleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

25 yıldır poliüretan sistem endüstrisinde kilit rol oynayan Tekpol, Ravago tarafından 2014 yılında satın alındı.Ravago / Tekpol, ürün kalitesi, yüksek müşteri sadakati, marka bilinirliği ile üretim ve tedarik zinciri açısından esnekliği temsil etmektedir.

Bugün Çayırova’da bulunan modern sistemevimizde 300’den fazla poliüretan sistemi üretiyoruz. Farklı endüstrilerdeki müşterilerimizin başarısına katkıda bulunmak için özel çözümler sunuyoruz.

Ürünlerimiz hafif araçlar, daha konforlu mobilyalar, daha enerji verimli konut ve endüstriyel binalar ile buzdolapları ve daha dayanıklı ayakkabı tabanlarının yapımına katkıda bulunuyor.

Ravago’nun laboratuvar ve Ar-Ge faaliyetlerinden de bahsedebilir misiniz? Üretim kapasiteniz konusunda neler söyleyebilirsiniz?

Ravago yakın zamanda çeşitli alanlarda 30 kişilik uzman bir ekiple yeni bir Ar-Ge Merkezi kurdu. Poliüretan Ar-Ge teknik labaratuvarımızdaki modern ekipmanlar ile müşterilerimizin proseslerini simüle edebiliyoruz.

Bu şekilde, teknik gereksinimleri karşılamak ve müşterilerimizin uygulama performansını iyileştirmek için yeni formülasyonlar geliştirebiliyoruz.

Üretim tesislerimizde, kendi formülasyonlarımızda kullandığımız polyester poliolleri üretiyoruz, ayrıca ayakkabı, rijit ve CASE uygulamaları için pazara satış yapıyoruz. Poliüretan sistemleri olarak sattığımız PREpolimerler ve poliol harmanlarımızı da üretiyoruz. Toplam üretim kapasitesi yılda 70.000 MT’dir.

2017 yılı firmanız açısından nasıl geçti? 2018 yılı ile ilgili hedefleriniz nelerdir? Projeleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Hammadde sıkıntısı ve döviz kuru dalgalanmaları gibi bazı türbülanslara rağmen, 2017’de Türkiye’nin önde gelen poliüretan sistem evlerinden biri olarak konumumuzu korumayı başardık.

2018 yılında hem yurt içinde hem yurt dışında büyümeye devam etmeyi planlıyoruz. Yeni ürün geliştirmelerini piyasaya sunacağız. Bazıları Putech Eurasia 2017 fuarında sunulacak. Ayrıca, birçok ülkedeki güçlü Ravago satış kanalları aracılığıyla uluslararası büyümemizi artırmayı planlıyoruz.

Poliüretan sektörünün geçmişi ve geleceği konusunda neler söyleyebilirsiniz?

Profesör Dr. Otto Bayer 1930’larda poliüretanı icat ettiğinden bu yana, esnek köpüklerden rijit köpüklere ve yapıştırıcılar ve elastomerler gibi kabarmayan uygulamalara kadar uygulama alanlarının sayısında istikrarlı bir artış olmuştur. Günümüzde günlük hayatımızın her alanında poliüretan uygulamaları ile çevriliyizdir.

Global poliüretan talebi, yıllık %5 oranında büyümekte ve bu da küresel GSYH’den daha hızlıdır. Uygulamada çok yönlülüğü ve olağanüstü özellikleri ısı yalıtımı, yapıştırıcılar,araba koltuğu ve ayakkabı tabanları gibi uygulamalarda tercih edilmesine sebep olmaktadır.

Ancak Poliüretan endüstrisi, dengeli bir hammadde tedariğini garanti altına almak için yatırım yapılması, mevzuat değişiklikleri (örn. HFC devre dışı kalması) veya yenilenebilir hammadde eğilimi gibi zorluklarla da karşı karşıyadır.

Türkiye’deki poliüretan pazarına dair görüşlerinizi alabilir miyiz?

Türkiye, Ana endüstriler bina ve inşaat, beyaz eşya, yatak takımı, otomotiv ve ayakkabı olmak üzere talep açısından toplam 400+ kT pazar büyüklüğünü ve Avrupa’daki üçüncü büyük poliüretan pazarını oluşturmaktadır.

Diğer Avrupa ülkeleri ile paralel olarak, Türkiye aynı zamanda son yıllarda viskoelastik köpükler ve PIR sandviç paneller gibi yeni teknolojileri de entegre etmektedir.

Arz açısından, çokuluslu ve yerel şirketler de dahil olmak üzere 15’den fazla sistemevinin varlığı ile çok rekabetçi koşullar oluşturmaktadır, bazıları geniş bir ürün portföyü sunarken, bazıları da sınırlı sayıda endüstriye odaklanmıştır.

Sektöre iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?

İlk olarak, Türkiye’de poliüretan endüstrisi ürün kalitesine odaklanmaya devam etmelidir. Bu, “Made in Turkey” markasının hem yerel hem de yurtdışında tanınmasını artıracaktır. Buna ek olarak, yenilik konusunda daha fazla odaklanma olmalıdır.

Yenilik sayesinde, poliüretan endüstrisi rekabetçi materyallere karşı farklılaşmayı başarabilir ve müşterilere daha yüksek katma değerli çözümler sunabilir.

Son ama bir o kadar önemli olarak; Türkiye’de poliüretan endüstrisinin çıkarları, poliüretan endüstrisini etkileyen yerel ve uluslararası mevzuat girişimleri üzerinde etkili olabilecek güçlü bir birlik ile temsil edilmelidir.

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Öne çıkan haberler