Cuma, Mayıs 3, 2024

Kolostrum: Hayatın İksiri

Kolostrum

Anneliğe geçiş veya ailenizi büyütmeye devam etme kararı oldukça ciddi bir karardır ve muhtemelen bebeğinize nasıl bakabileceğiniz ve bebeğinizi besleme konusunda bazı endişeler geliştirmişsinizdir…

İster inanalım ister inanmayalım, kadın vücudu mucizevi bir şekilde önlerindeki bu önemli deneyime dair ipuçları vermiştir. Kadim zamanlardan bu yana “Merak etme!” diyen bir güç vardır.

Şimdiye kadar, küçük çocuğunuz için mükemmel bir diyet olarak müjdelenen anne sütünün mucizevi faydalarını araştırdınız. Ama dahası var. Kolostrum.

Memeler ilk önce (hamileliğin ortasından beri ürettiği) kolostrum (ki bunu aslında hamileliğin ortasından beri üretmektedir), (ona “Sıvı Altın” ünvanını kazandıran zengin, yapışkan, berrak veya sarı bir madde) salgılar.

Bu protein dolu sıvı, bebeğin beslenmesi söz konusu olduğunda gerçekten paha biçilmezdir. Kolostrum genellikle gözden kaçar, ancak bebek için hayati önem taşıyan bir madde olmaya devam eder.

Anneler hamilelikleri sırasında kolostrum üretebilirken, vücutlarındaki hormonal kaymaların emzirmeyi ve bebeğin doğumdan hemen sonra beslenmeye başlamasını sağlayan kolostrum salınımını teşvik etmesi plasentanın doğumundan sonraya kadar değildir.

Bebeğin ilk yemeği olarak kolostrum, bebeğin ihtiyaç duyduğu besinleri ve beslenmeyi sağlar. Daha da iyisi, bu güçlü vitamin dolu sıvı, bebeğe benzersiz bir şekilde uyarlanmıştır.

Bilimsel ve tıbbi bir yaklaşım ile bakacak olursak, rojen ve progesteron hormonlarının etkisiyle hamile kadınların memeleri boyut ve görünüm olarak değişir.  Memenin alveolar hücreleri, hamileliğin on ikinci ila on altıncı haftasında kolostrum salgılamaya başlar.

Buna laktogenez I denir. Kolostrum, üçüncü trimesterde memeden salgılanabilen kalın, sarımsı beyaz bir sıvıdır. Gebelikte süt salgısı östrojen ve progesteron tarafından baskılanır.(1) Kolostrum, olgun anne sütünden daha fazla protein ve daha az karbonhidrat ve yağ içerir.

Kolostrum, bebeği enfeksiyondan korumaya yardımcı olan salgı immünoglobulin A (IgA) bakımından zengindir. Kolostrum ayrıca bebekte normal bir bağırsak mikrobiyomu oluşturmaya yardımcı olur.

Bağırsak doğumda steril olarak kabul edilir. İlk süt denilen kolostrum, doğumdan hemen sonra salgılanır. Genellikle anne sütünden biraz daha koyu renkte olur. Açık kahverengi, koyu sarı gibi renk tonu kişiden kişiye farklı tonlarda olabilir.

Ancak bu konudaki ayırt edici özelliği anne sütü gibi beyaz değil, koyu renkli olmasıdır. Kolostrumun kıvamı ise yine anne sütünden biraz daha yoğundur. Krema gibi, sütten daha az akışkan bir kıvamda olması beklenebilir.

İnsan kolostrumu, yeni doğan insanlar için ideal besindir ve diğer hayvanlardan elde edilen formül veya süt yerine tercih edilir. İnsan sütündeki besinlerin oranları diğer hayvanlardan farklıdır ve bu nedenle insanlar için daha uygundur.

Formül mümkün olduğu kadar insan sütünü taklit etse de, kolostrum ve olgun sütün immünoglobulinler, lökositler gibi bileşenleri ve ayrıca antioksidanlar, enzimler ve hormonlar, kolostrum ve olgun anne sütüne formüle göre birçok avantaj sağlar.

Bu, enfeksiyona karşı çok daha savunmasız olan ve kolostrum ve anne sütü almaktan büyük fayda sağlayan erken doğmuş bebekler için hayati derecede önemlidir. Bir Life Science Ingredients olarak Toz Kolostrum (Colostrum Powder) inek kolostrumu’ndan elde edilir.

Nasıl ki yukarıda Kolostrum’un bir memeli olarak İnsan ve yavrusuna olan yaşamsal etkisine değindiysek, bir başka memeli olan inek ve yavrusu olan buzağına etkisi ise ilk 2 saati yaşayıp yaşamayacaklarını, ilk 2 ayı ise nasıl bir inek olacaklarını belirmesi şeklindedir.

Kolostrum ineklerde doğumdan sonraki ilk 24 saatte meme bezlerinde oluşan salgıdır. Kolostrum normal süte göre gerek içerik, gerek fiziksel özellikleri gerekse de işlevsellik olarak farklıdır.

Kolostrum geçiş sütü ise doğumdan sonraki 24. saat ile 72. saatler arasında salgılanan süttür. Doğumdan sonra 72 saat boyunca salgılanan süt değişim gösterir. Kolostrum normal süte oranla çok faha fazla kuru madde, protein ve immunoglobulin (Ig) içerir.

Buzağı doğduktan sonra annesinden bu bağışıklık maddelerini ilk 24 saat içinde alması çok önemlidir. İmmunoglobulinler (antikorlar) hayvandaki patojenleri tespit edip yok etmeye yarayan bağışıklık maddeleridir. Sığır kolostrumunda üç çeşit immunoglobulin vardır; IgG, IgM ve IgA.

Yeni doğmuş buzağıların hastalıklara karşı savunma mekanizmaları gelişmemiştir ancak anneden salgılanan ilk süt ile aldığı bu immunoglobulinler, buzağı kendi aktif bağışıklık sistemini oluşturana kadar buzağıya pasif koruma sağlar. Kolostrum %70-80
IgG, %10-15 IgM ve %10-15 IgA içerir.

kolostrum
Tablo 1. Kolostrum ve geçiş sütünün içeriği.

Memelilerde tanınan immünoglobulin sınıfları:

İmmünoglobulin G (IgG)

İmmünoglobulin A (IgA)

İmmünoglobulin M (IgM)

İmmünoglobulin E (IgE)

İmmünoglobulin D (IgD)

Tüm türlerde en yaygın immünoglobulin sınıfı IgG’dir.IgG’ler ineğin kanından kolostruma özel bir taşıma yolu ile geçerler. Bu mekanizma çok sayıda IgG’nin kandan memeye doğru geçmesini sağlar.

Sonuç olarak annenin doğumdan 2-3 hafta önceki serum IgG oranı düşmeye başlar. İnek bu kaybettiği IgG’yi doğumdan birkaç hafta sonra yerine koyabilmektedir. IgM ve IgA ise meme bezlerindeki plazmositlerden sentezler.

İmmunoglobulinlerin Görevleri

Her Immunoglobulinin farklı bir görevi vardır. Kolostrumda ve serumda en çok bulunan ımmunoglobulin IgG’dir. IgG’nin birincil görevi istilacı patojenleri tespit etmek ve onları yok etmektir.

Çünkü IgG’nin boyutu diğer immunoglobulinlere oranla daha küçüktür, bu yüzden vücudun diğer bölgelerine gidebilir. IgM ise septisemi durumunda ilk defans hattı olarak görev yapar. IgM büyük molekül olduğu için kanda kalarak istilacı bakterilere karşı koruma sağlar. IgA ise bağırsak gibi mukozal yüzeyleri korur.

Bağırsak yüzeyine tutunarak patojenlerin tutunmasını ve hastalığa neden olmalarını engeller. 3 gün boyunca kolostrum beslemesi yapılması sayesinde bağırsak yüzeyine IgA’nın tutunmasını ve koruma sağlamasını teşvik edersiniz.

Kolostrum yüksek miktarda IgG ve daha az miktarlarda IgM ve IgA içerir. Bu üç immunoglobulinde buzağının hasta olma şansını veya ölme riskini azaltma açısından çok önemli rol oynamaktadır.

Ancak kolostrum beslemesinin ve içindeki immunoglobulinlerin buzağıyı korumak için gerekenlerden sadece bir tanesi olduğunu unutmamak gerekir. Düzgün besleme ve barınma koşulları buzağının sağlıklı olmasına yarayan diğer etkenlerdir.

Bebek, çocuk, yetişkin ve geriatrik tüm insanlığın bağışıklık sistemini etkin bir biçimde koruyan kolosturumun sağlığımıza katkılarına şöyle değinelim:

Bağışıklık:

Güçlü bağışıklık artırıcı özellikleri ile kolostrum,
antikorlar içerir ve çevresel mikroplara ve iç iltihaplanmalara
karşı koruma sağlar. (Bu zararlı mikroorganizmaların
yok edilmesine yardımcı olur!)

Bağırsak Sağlığı:

Kolostrumun sindirimi kolaydır ve bağırsakları gelecekteki enfeksiyon ve hastalıklara karşı
koruyan koruyucu bir tabaka ile kaplamaya yardımcı olur. Aynı zamanda iyi bakterilerin büyümesini teşvik eder.

• Sızdıran bir bağırsak astarını normal geçirgenlik seviyelerine geri getirebilir ve toksinlerin ve bağırsak mikroplarının kan dolaşımına hareketini azaltabilir.

Besin Açısından Zengin Beslenme:

“Super Food” sınıfı bir besindir.

kolostrum

Vücut Düzenleme: Kolostrum, vücut ısısını, kan şekerini, metabolizmasını, akciğer ve damar fonksiyonlarını düzenler.

• Kas ve bağ iyileşmesini destekler.

• Yüksek düzeyde büyüme faktörleri ve antioksidanlar, kas iyileşmesini ve büyümesini desteklemek için bir güç merkezidir.

• Vücudumuz sürekli yenilenir-kas, deri, kemik, beyin ve sinir dokusu yenilenmesi kanıtlanmıştır.

•Sporcular için harika bir takviye. (bazı sporcular performanslarını iyileştirmek için kolostrum kullanmışlardır) İyileşme süresini kısaltır ve en yüksek performans seviyelerinde hastalıkları önler.

•Vücudun alerjenlere karşı duyarsızlaşmasına yardımcı olur-önleyici, IgE ekspresyonunu baskılamaya yardımcı olarak alerjik reaksiyonları engeller.

•Çoklu bağışıklık faktörleri ve doğal antibiyotikler bağışıklık sistemine güçlü destek sağlar.

•Hastalığı önleyici antikorların üretimini aktive edin.

•Kolostrumun neredeyse grip aşısı kadar daha etkili olduğu gösterilmiştir. (2)

Toz Kolostrum üreticimiz, inek kolostrumunu (sıvı hammadde) yalnızca Çek Veterinerlik İdaresi’nin sıkı denetimi altındaki Çek çiftliklerinden toplar. Ardından, pastörizasyon veya sterilizasyon gibi ısıl işlemle değil, mikrofiltrasyonla işleyerek IgG gibi biyoaktif maddelerin korunumunun sağlar.

Mikrofiltrasyon çok modern, nazik ve ısıl işlemin alternatifidir. Soğuk mikrofiltrasyon işlemi sayesinde aktif maddeler (immünoglobulinler, büyüme faktörleri vb.) aktif tutulur. Toz halinde kurutmak için yumuşak bir sprey kurutucu kullanılır ve sonuç olarak IgG içeriği için standartlaştırılmış kolostrum elde edilir.

kolostrum

 

Burak Kamalı
İş Geliştirme Müdürü
Barentz

Kaynaklar 
(1) https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK513256/
(2) https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/17456621/

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

BÖLÜM SPONSORU

Öne çıkan haberler