Pazartesi, Mayıs 6, 2024

Sürdürülebilir Sağlık Yapıları – Doç. Dr. Müjde Altın

Sürdürülebilir mimarlık, günümüzün en çok tartışılan konularından birisidir. Bir yapının ne kadar sürdürülebilir olduğu, “Yeşil Bina Değerlendirme Sistemleri (YBDS)” diye anılan sertifika sistemleri ile bir anlamda ölçülmekte, dünya üzerinde binalar bu sistemlerle ne kadar sürdürülebilir oldukları konusunda sınıflandırılmaktadırlar.

Dünya genelinde 1970’lerde yaşanan enerji krizi ve sera gazlarının küresel ısınmaya sebep olması, fosil yakıtlardan farklı olan, rezervleri sınırlı olmayan ve çevreye zarar vermeyen yeni enerji kaynakları arayışını zorunlu kılmıştır.

Diğer taraftan enerji ihtiyacını en aza indirecek çözüm arayışları ve enerji verimliliği, günümüzün en önemli ve en acil konuları durumuna gelmiştir. Sağlık yapıları, Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir araştırmaya göre (Ilıcalı, 2014) gıda sektöründen sonra en yüksek enerji tüketen ticari bina tipidir.

Bu nedenle, 24 saat sürekli çalışan sağlık yapılarının yüksek olan enerji tüketimini azaltmak için YBDS ile sertifikalandırılmaları iyi bir çözümdür.

Türkiye’de 2012 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan bir genelgeyle 200 ve üzeri yatak sayısına sahip yeni hastanelerde, Yeşil Bina Değerlendirme Sistemleri’nden olan LEED sertifikası alınması zorunlu hale getirilmiştir (Ilıcalı, 2014).

Bu nedenle bu çalışmada, dünya üzerinde binaların sürdürülebilirliğini değerlendiren YBDS’lerinden LEED ile sertifikalandırılmış sağlık yapıları ele alınarak irdelenmiştir.

Sonuç olarak, hastane yapılarının enerji tüketiminin azaltılarak daha sürdürülebilir olan hastane yapılarının tasarlanması ve inşa edilmesi için LEED gibi YBDS’lerinin kullanımının olumlu olacağı ortaya konmuş olacaktır.

Giriş

Sürdürülebilir mimarlık, günümüzün en çok tartışılan konularından birisidir. Bir yapının ne kadar sürdürülebilir olduğu, “Yeşil Bina Değerlendirme Sistemleri (YBDS)” diye anılan sertifika sistemleri ile bir anlamda ölçülmekte, dünya üzerinde binalar bu sistemlerle ne kadar sürdürülebilir oldukları konusunda sınıflandırılmaktadırlar.

Dünya genelinde 1970’lerde yaşanan enerji krizi ve sera gazlarının küresel ısınmaya sebep olması, fosil yakıtlardan farklı olan, rezervleri sınırlı olmayan ve çevreye zarar vermeyen yeni enerji kaynakları arayışını zorunlu kılmıştır.

Diğer taraftan enerji ihtiyacını en aza indirecek çözüm arayışları ve enerji verimliliği, günümüzün en önemli ve en acil konuları durumuna gelmiştir.

Sağlık yapıları, Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir araştırmaya göre (Ilıcalı, 2014) gıda sektöründen sonra en yüksek enerji tüketen ticari bina tipidir. 24 saat çalışması gereken, oldukça yüksek su, malzeme, enerji tüketimleri ve zararlı, tehlikeli atıklarıyla çevreye oldukça yüksek oranda zarar verebilen bina türüdür.

Bu nedenle, tasarımlarında çok dikkatli olunması, birçok girdinin dikkate alınması gerekmekte olup, sağlık yapılarının yüksek olan enerji tüketimini azaltmak için YBDS ile sertifikalandırılmaları iyi bir çözümdür.

Benzer mantıkla, LEED sertifika sisteminde hastane yapıları için ayrı bir kategori oluşturulmuştur. Dünya üzerinde LEED veya diğer YBDS’leriyle sertifikalandırılmış çok sayıda hastane binası mevcuttur.

Türkiye’de 2012 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan bir genelgeyle 200 ve üzeri yatak sayısına sahip yeni hastanelerde, Yeşil Bina Değerlendirme Sistemleri’nden olan LEED sertifikası alınması zorunlu hale getirilmiştir (Ilıcalı, 2014). Bu nedenle bu çalışma da, dünya üzerinde YBDS’lerinden LEED ile sağlık yapılarının ele alınarak sertifikalandırılması, sertifikalandırılmış hastane yapıları örnekleri üzerinden irdelenmiştir.

Sonuç olarak, hastane yapılarının enerji tüketiminin azaltılarak daha sürdürülebilir hastane yapıları tasarlanması ve inşa edilmesi için LEED gibi YBDS’lerinin kullanımının olumlu olacağı ortaya konmuş olacaktır.

Sürdürülebilir Mimarlık

Sürdürülebilirlik tanımı ilk defa 1983 yılında yapılan Birleşmiş Milletler Genel Kurul Toplantısı’nın sonucunda, Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu Başkanı Gro Harlem Brundlandt tarafından açıklanan ve 1987’de yayınlanan “Ortak Geleceğimiz (Our Common Future)” raporunda geçmiştir.

Brundlandt Raporu olarak da anılan bu raporda sürdürülebilir kalkınma “bugünün gereksinmelerini, gelecek nesilleri, kendi gereksinmelerini karşılama yetisinden yoksun bırakmadan karşılayarak kalkınma” olarak tanımlanmıştır (WCED, 1987). Sürdürülebilir kalkınmanın üç boyutu vardır.

Bunlar “çevre, toplum ve ekonomi”dir. “Sürdürülebilir kalkınma”, çevreye zarar vermeyen iyi bir tasarımın, toplumun yararına çalışmasına ve ekonomik olmasına özen gösterilmesi gerektiğini ifade eder.

Kavramın ilk kullanıldığı 1983’ten bu yana, sürdürülebilirlik kavramı birçok alanda kullanılmış olup bunlardan bir tanesi de “mimarlık”tır.

Bu alanda da kavram “sürdürülebilir mimarlık” olarak karşımıza çıkmakta olup, son yıllarda sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir kalkınmaya ulaşabilmek için bir akım olarak karşımıza çıkmaya başlamıştır.

Sürdürülebilir mimarlığın bir uzantısı olarak sürdürülebilir binaların değerlendirilmesi, ne kadar sürdürülebilir olduklarının belirlenmesi için YBDS ortaya çıkmıştır.

Dünya üzerinde çok sayıda olan bu sistemler, farklı ülkelerde, farklı kuruluşlar tarafından geliştirilmişlerdir ve incelendiğinde hepsinin amacının aslında çevreye verilen zararın azaltılması ve mekan içinde insan konforunun arttırılması olduğu görülmektedir.

(Altın & Orhon, 2015). YBDS, binaları bir bütün olarak ele alarak geniş kapsamda değerlendirmesi, kriterlerinin olması ve bu nedenle kullanımının kolay olması, sonuçlarının kolay anlaşılabilir olması gibi nedenlerle günümüzde daha çok tercih edilen ve medyada da daha çok duyduğumuz sistemler olmuşlardır (Sev & Canbay, 2009).

Bunlar içerisinde Dünya Yeşil Bina Konseyi (WGBC) üyesi ülkelerin en çok kabul ettiği, uluslararası olarak da en çok kabul görüp uygulananları, BREEAM (İngiltere), LEED (ABD), CASBEE (Japonya), Green Star (Avustralya) ve SB-Tool (Uluslararası)’dur.

Ancak BREEAM’in, ölçütlere dayalı değerlendirme ve sertifika metotlarının ilki olarak kendinden sonraki yöntemlerin çoğunun kökeni olduğu bilinmektedir (Odaman Kaya, 2012)(Altın & Odaman Kaya, 2012).

LEED (Leadership in Energy and Environmental Design kelimelerinin baş harfleriyle oluşturulmuştur) sertifika sistemi, Amerika’da kurulan Yeşil Bina Konseyi (USGBC) tarafından 1998 yılında oluşturulmuştur.

Bu LEED’in Versiyon 1.0’ıydı. Mart 2000’de Versiyon 2.0, 2002’de Versiyon 2.1, 2005’te Versiyon 2.2, 2009’da Versiyon 3 ve 2016’da Versiyon 4 yayınlanmıştır.

(LEED, 2009) (LEED, 2016) Ancak Versiyon 4 henüz bu yıl (2016’da) yayınlanmış olduğu ve bu versiyonla değerlendirilip sertifikalandırılmış bina sayısı çok az olduğu için bu çalışmada daha önceki versiyonlarla değerlendirilip sertifikalandırılmş olan hastane yapıları ele alınıp irdelenmiştir.

LEED, binayı değişik aşamalarında değerlendiren şemalara sahiptir; bina tasarımı ve yapımı, işletme ve bakım, geri dönüşüm,vb gibi. Kriterleri ise beş alt başlıkta incelenir:

Sürdürülebilir Arazi (SA), Su Verimliliği (SV), Enerji ve Atmosfer (EA), Malzemeler ve Kaynaklar (MK) ve İç Mekan Hava Kalitesi (İMHK). Bir yapı bu kriterlerden toplam 100 puan alabilir.

Bunlara ek olarak 10 puanlık Bonus kriterler de vardır. Bunlar Tasarımda Yenilikçilik (TY) ve Bölgesel Öncelik (BÖ) olarak geçmektedir. Tüm bu kriterlerden toplamda 110 puan alınabilmektedir. (Altın, 2016) Bu puanların dağılımı Tablo 1’de gösterilmiştir:

LEED sisteminde değişik değerlendirme şemaları vardır, Çekirdek ve Kabuk, Otel Yapıları, Okullar, Ticari İç Mekanlar, Sağlık Yapıları, Evler gibi. Her bir şemanın puanlaması kendi içinde belirlenmiş olup kriterlerin alacağı puanlar farklıdır.

Sürdürülebilir Sağlık Yapıları Örnekleri

Sağlık Bakanlığı’nın 2012 yılı sonuna doğru yayınladığı “Mevcut ve Yeni Yapılacak Sağlık Tesislerinde Uyulması Gereken Asgari Teknik Standartlara İlişkin Genelge” ile ülkemizde 200 yatak ve üzeri kapasitedeki tüm hastanelerde LEED sertifikası zorunlu hale getirilmiştir.

Berkay Somalı’nın açıklamasına göre (Yeşil Bina Dergisi, b.t.) hastane binaları, aynı büyüklükteki bir ofis binasıyla karşılaştırıldığında iki, konut binalarıyla karşılaştırıldığında ise üç kat daha fazla enerji ve kaynak harcıyor.

“Evrensel sağlık, konfor ve performans standartlarını yakalama gayreti içinde olan devlet hastanelerinin de Yeşil Binalar olarak inşa edilmesi konusunda Sağlık Bakanlığı, çıkardığı genelgeyle somut bir adım attı. 2011 yılı TUİK verilerine göre Sağlık Bakanlığı’na bağlı 121 bin yatak kapasiteli 840 devlet hastanesi bulunuyor.”

(Yeşil Bina Dergisi ,b.t.) Bu nedenle Türkiye’de ileride inşa edilecek sağlık yapılarına sürdürülebilirlik açısından olumlu örnek olması için LEED sertifikası almış olan sağlık yapıları bu çalışma kapsamında ele alınıp irdelenmiştir.

OHSU (Oregon Health and Science University) Sağlık ve İyileşme Merkezi

OHSU Sağlık ve İyileşme Merkezi 2006 yılında kullanıma açılmış olup Şubat 2007’de LEED Platin sertifikası almıştır. Yapının tasarımcısı GBD Architects olup toplam alanı 37.000 m2’dir.

Tahmini yıllık karbon ayakizi azaltma oranı 109 kg CO2/m2’dir. Yapı 2006 yılında kullanıma açılmış olup, birincisi 2007 yılında LEED Yeni Yapılar (New Construction) kategorisinde, ikincisi ise LEED Mevcut Binalar İşletme ve Bakım (Existing Building Operations and Maintenance) kategorisinde olmak üzere 2 kere LEED Platin sertifikası almıştır. (OHSU Center, 2008) (Gragg, b.t.) (OHSU Center, b.t.)

sağlık ve iyileşme merkezi

Yapının batı ve doğu kısmındaki merdiven kuleleri, bir yandan hava sirkülasyonunu sağlarken, diğer yandan binanın güneş enerjisi kazanımlarını azaltmaya yardımcı olur.

Yeşil çatılar ise binanın soğutma yükünü azaltır. Yağmur suyu geri kazanım sistemi ile %68 oranında su tasarrufu sağlanmaktadır. (OHSU Center, 2008) (Gragg, b.t.) (OHSU Center, b.t.)

Dell Çocuk Tıp Merkezi

DELL Çocuk Tıp Merkezi, 2007 yılında kullanıma açılmış olup 2013 yılında Sağlık Yapıları (Health Care) kategorisinde LEED Platin sertifikasını almıştır. Dünya üzerinde bu sertifikayı almış olan ilk hastane yapısıdır.

Bina çevreye duyarlı tasarımıyla sertifika almış olup tasarımında su ve enerji korunumu ile iç mekan hava kalitesinin yükseltilmesi, doğal günışığının kullanımı ve kirleticilerin azaltılması gibi özellikler vardır.

Binanın çatısında güneş kollektörleri ve 36 kWp gücünde fotovoltaik (PV) sistem kullanılmış olup böylelikle yenilenebilir enerji kullanımıyla da puan kazanmıştır. (PGA, 2013) (Dell Children’s Medical Center of Centre, 2009)

deli çocuk tıp merkezi"nin görünümü

Conventus Binası

New York’ta bulunan Buffalo Niagara Tıp Kampüsü içinde yer alan Conventus binası, 2015 Haziran ayında kullanıma açılmış olup, Çekirdek ve Kabuk (Core & Shell) kategorisinde 2015 yılında LEED Platin sertifikası almıştır.

Tasarımcısı Buffalo-New York kökenli Ciminelli Real Estate Corporation’dır. 7 katlı binanın toplam alanı 32.516 m2 (350.000 square feet) olup, yer altında iki kat otopark mevcuttur.

1.115 m2 (12,000 square feet) yeşil çatıya sahiptir. Düşük-akışlı sıhhi tesisat armatürleri kullanımıyla yılda yaklaşık 1.900.000 litreden fazla (500.000 Galon) su tasarrufu yapılmaktadır. Yapı malzemelerinin %50’den fazlası geri dönüştürülmüş malzemeden kullanılmıştır. (DiNardo, 2015) (Conventus, 2015)

conventus binasının görünümü

Einstein Tıp Merkezi, Montgomery (ETMM)

Einstein Tıp Merkezi 2012 yılında kullanıma açılmış olup 2013 yılında LEED Gümüş sertifikasını almıştır. Toplamda 360.0000 m2’lik alana sahip olup,

Perkins + Will New York Ofisi tarafından tasarlanmıştır. Tasarım ekibi, yapı malzemeleri seçiminde sürdürülebilirliği sağlayacak ve uzun dönem yaşam boyu maliyetini azaltacak çözüm stratejileri geliştirmişlerdir.

Dış malzemelerin seçiminde yüksek performans dikkate alınırken, iç mekanda kullanılan yapı malzemeleri seçiminde insanlara etkileri dikkate alınmış, örneğin düşük VOC içeren malzemeler seçilmeye çalışılmıştır.

Tüm malzemelerde, sürdürülebilir olarak üretilmiş olanlar tercih edilmeye çalışılmıştır. Bunların yanı sıra yapı malzemelerinin maliyeti, azaltılmış enerji tüketimi, yapı malzemelerinin yenilenme takvimi ile kul lanım ve bakım-onarım maliyetleri de dikkate alınmış ve planlanmıştır.

Tüm yapı malzemeleri, en az %10’u yapı alanına 500 mil yakından getirilecek şekilde seçilmeye çalışılmıştır. Bu yapıda, insanın sağlığı ve konforu için peyzaj da kullanılmıştır. (Caramanico, b.t.) (Glazer, b.t.)(BaRoss, 2013)

Güneş enerjisi kazanımının arttırılmak istendiği yerlerde dış yapı malzemelerinin renginin seçimi ve tasarımı buna göre dikkatle yapılmıştır. Cephenin dolu duvar olan kısımları, yüksek dayanımlı olan ve termal depolayıcı olarak görev yapan tuğladan inşa edilmiştir.

Yüksek güneş ışınımına maruz kalan bölgeler ise istenmeyen ısı depolanmasını engellemek için çok açık ve yansıtıcı renklerde yapılmıştır. (Caramanico, b.t.) (Glazer, b.t.) (BaRoss, 2013) Çalışmada, 2007 yılından günümüze kadar LEED ile sertifikalandırılmış hastane yapıları ele alınıp irdelenmiştir.

eınstein tıp merkezi

Bu yapılardan üç tanesi, en yüksek LEED sertifikası olan Platin ile, bir tanesi de LEED Silver ile sertifikalandırılmıştır. Çalışmada irdelenen yapılar farklı kategorilerde sertifika almışlardır.

USGBC’nin LEED web sayfasında 2013 yılına kadar olan örneklerin bilgilerine ulaşılabilmiş, ancak 2013’ten itibaren sertifika almış olan iki yapının bilgilerine ulaşılamamıştır.

Buradan, sertifika almış olan binaların bilgilerinin sayfada geç yayınlandığı düşünülebilir. Ancak üç yıl önce sertifika almış olan binaların bilgilerine web sayfasından ulaşılabilmesi de, binasına sertifika almak isteyenlerin faydalanabilmesi açısından çok önemli ve olumlu bir özelliktir.

Sonuç

Sağlık yapıları gibi günde 24 saat boyunca çalışan ve çok yüksek enerji tüketimi ve kaynak tüketimi ile atık üretimi olan bir bina türünde 2007 yılından günümüze kadar en azından 3 tane binanın en yüksek sertifika seviyesi olan LEED Platin sertifikası alması, hastane yapılarının da oldukça yüksek seviyede sürdürülebilir inşa edilebileceğini kanıtlamaktadır.

Bir ülkede tüketilen enerjinin yaklaşık %40’ı binalarda tüketilmektedir. Bu oran sağlık yapıları özelinde daha da yüksek değerlerdedir.

Bu nedenle sağlık yapılarının daha sürdürülebilir hale getirilmesi, gerek enerji ihtiyacını, gerekse kaynak kullanımını azaltmak açısından önemlidir. Aynı zamanda daha sağlıklı ortamlar oluşturulabilmesi de artı bir katkıdır.

Dolayısıyla sağlık yapılarının bir Yeşil Bina Değerlendirme Sistemi ile sertifikalandırılması, hem daha ekonomik, hem çevreye daha az zarar veren, hem de daha sağlıklı binalar ve yaşam çevreleri oluşturulması açısından önemli ve gereklidir.

Bu nedenle, çalışmada sertifikalı sağlık yapıları incelenmiş, bu yapılara sertifika kazandıran özelliklerin mimarlara hastane tasarımlarında yardımcı olması beklenmektedir.

Sonuç olarak, hastane yapılarının enerji tüketiminin azaltılarak daha sürdürülebilir olan hastane yapılarının tasarlanması ve inşa edilmesi için LEED gibi YBDS’lerinin kullanımının olumlu sonuçlar verecektir.

Doç. Dr. Müjde Altın / Mimarlık Fakültesi – Dokuz Eylül Üniversitesi

Kaynaklar:
Altın, M. & Odaman Kaya, H. (2012). “Comparison of Green Building Certification Systems and a Proposal for Turkey Conditions”.
Altın, M. & Orhon, A.V. (2015). ” Yeşil Bina Değerlendirme Sistemleriyle Sertifikalandırılmış Sürdürülebilir Yapılarda Cam Cephelerin İrdelenmesi”, 12. Ulusal Tesisat Mühendisliği Kongresi – 8-11 Nisan 2015/İzmir.
Altın, M. (2016) “Green Building Rating Systems in Sustainable Architecture”, Developments in Science and Engineering, pp:601-611, St. Kliment Ohridski University Press, Sophia, Bulgaria,
Editors: Recep Efe, Lia Matchavariani, Abdulkadir Yaldır, László Lévai, ISBN 978-954-07-4137-6. BaRoss, Carolyn (2013). “Silver lining: The makings of the LEED Silver Einstein Medical Center Montgomery”, https://www.hammesco.com/the-makings-of-the-LEED-NC-Silver-Einstein-Medical-Center-Montgomery.html , erişim: 04.11.2016.
Caramanico, (b.t.) “Einstein Medical Center Montgomery”, http://caramanicolandscape.com/portfolio/einstein-montgomeryhospital/, erişim: 04.12.2016.
Conventus (2015) http://www.usgbc.org/projects/conventus ,erişim: 14.11.2016.
Conventus (b.t.) http://www.conventusbuffalo.com/, erişim:14.11.2016.
Dell Children’s Medical Center of Centre (2009) http://www.usgbc.org/projects/dell-childrens-medical-centercentre? view=scorecard , erişim: 14.11.2016.
DiNardo, Anne (2015) “Conventus Building Awarded LEED Platinum”,28 August 2015, http://www.healthcaredesignmagazine.com/news-item/conventus-building-awarded-leed-platinum , erişim: 14.11.2016.
Glazer, Breeze (b.t.) “Building fort he Future: Exploring Einstein’s New LEED Silver Medical Center”, www.blog.perkinswill.
com/exploring-einsteins-new-leed-silver-medical-center/ , 04.12.2016
Gragg, R. (b.t.) “Center for Health and Healing”, http://greensource. construction.com/projects/0710_MedicalOffice.asp, erişim: 10.01.2015 Ilıcalı, E. (2014). “Emre Ilıcalı ile söyleşi: Çevre Dostu Sağlık Yapıları”, Yapı Dergisi Nisan 2014 Eki Yapı’da Ekoloji: Şeffaflık Sürdürülebilirliğin Neresinde, 2014, s.74)
LEED (2016). http://www.usgbc.org/leedLEED, (2009). LEED 2009 for New Construction and Major Renovations Rating System. USGBC. Odaman Kaya, H. (2012), “Ölçütlere Dayalı Değerlendirme ve Sertifika Metotlarından LEED ve BREEAM’in Türkiye Uygulamalarına Yönelik İrdeleme ve Öneriler”, Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Mimarlık Yapı Bilgisi Programı Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Şubat 2012.
OHSU Center (2008) “OHSU Center First Medical Facility in Nation to Win LEED Platinum Award”, 02.04.2008, http://www.ohsu.edu/xd/about/news_events/news/2007-news-archive/022207-leed-platinum-medical.cfm , erişim: 14.11.2016.
OHSU Center (b.t.) “OHSU Center for Health & Healing Achieves LEED EBOM Platinum Certification”, http://www.ohsu.edu/ xd/about/news_events/news/2011/09-22-ohsu-chh-achievesleed-e.cfm, erişim: 14.11.2016.
PGA (Polkinghorn Group Architects) (2013) “Dell Children’s Medical Care First in the World to Earn LEED for Health Care Platinum
Designation”, 10 July 2013, http://www.polkinghorngrouparchitects.com/whitepapers/work/healthcare/dell_childrens_medical_center/press_release.pdf , erişim: 14.11.2016. Sev, A. ve Canbay, N. (2009). “Dünya Genelinde Uygulanan Yeşil Bina Değerlendirme ve Sertifika Sistemleri”, YAPI Dergisi Nisan 2009 Eki Yapı’da Ekoloji, Nisan 2009, ss:42-46.
WCED (1987). “Our Common Future (Brundtland Report)”. Oxford: Oxford University Press.
Yeşil Bina Dergisi (b.t.) “Hastaneler Yeşil Oluyor”, Şubat 2013 sayısı, http://www.yesilbinadergisi.com/?pid=27555, erişim: 10.01.2015 Zhou, Belanna (2016). “Project Quality Management-for Dell Children’s Medical Center”, 12.04.2016, http://www.belannazhou.com/wp-content/uploads/2016/06/Dell-Childrens- Medical-Center.jpg , erişim: 14.11.2016.

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Öne çıkan haberler