Salı, Mayıs 7, 2024

Kıştan Değil Yalıtımsız Binalardan Korkun

Kış mevsiminde konut ve işyerlerindeki enerji tüketimini önemli ölçüde azaltmanın yolunun ısı yalıtımından geçtiğini belirten İZODER Başkanı Ferdi Erdoğan, Enerjimizi boşa harcamadan, güvenli ve konforlu yapılarda yaşamayı hedefliyor, aynı zamanda doğalgaz faturalarında yüzde 50’ye varan tasarruf elde etmek istiyorsak, binalarımızı ısı yalıtımı ile koruma altına almamız şart dedi.

Günümüzde daha da gelişen ısı yalıtım sistemleri ile doğalgaz faturalarında yüzde 50’ye varan tasarrufun mümkün olduğunu kaydeden İZODER Başkanı Ferdi Erdoğan, Enerji tasarrufu, ısı yalıtımıyla sağlanabilecek bir olgudur ve doğalgazı büyük oranda ithal eden bir ülke olarak, tasarruf birinci önceliğimiz olmalıdır.

Bu yüzden de bir nevi yaşamlarımızı emanet ettiğimiz binalarda, hem bina güvenliği, hem enerji tasarrufu, hem de bütçe için ısı yalıtımı şart. Güvenli binalarda konforlu bir yaşam sürerken, doğalgaz tüketimini yarı yarıya azaltmanın yolu ısı yalıtımından geçiyor.

Yaşadığı bina yalıtım sistemleriyle koruma altına alınan tüketici, kaliteli ısı yalıtımıyla konforlu bir yaşama kavuşuyor diye konuştu.

Kalitesiz yalıtım malzemesi ve hatalı işçiliğe dikkat

Yapılarına yalıtım yaptırarak kışı rahat geçirmek isteyen tüketicileri, kalitesiz yalıtım malzemesi ve hatalı işçilik konularında uyaran İZODER Başkanı Erdoğan, Özellikle ısı yalıtımı uygulamalarında yaşanan en önemli sıkıntılardan biri tüketicinin aldatılmasıdır.

Yalıtım bilincine sahip tüketiciler, hizmet alırken çok dikkatli olmalı diyerek, yalıtım yaptıracakların izlemesi gereken yolu şöyle sıraladı:

Binaları uzun yıllar koruma altına alan başarılı bir ısı yalıtımı uygulamasında, ürünlerin tümünün standartlara uygunluğu ve doğru işçilik, büyük önem taşıyor. Isı yalıtımı malzemesi olmayan nitelikli yapı malzemeleriyle yapılan uygulamalardan netice alınamıyor.

Bunun yanında, doğru yalıtım malzemeleriyle yapılan uygulamalarda eksik malzeme kullanması halinde de, elde edilebilecek tasarruf miktarları sağlanamıyor.

Yalıtım bilincinin gün geçtikçe artmasından dolayı ortaya çıkan pazardan, en hızlı şekilde manipülasyonla ve haksız rekabet yaparak pay kapmaya çalışan kötü niyetli firmalara karşı dikkatli olunmalı. Bazı nitelikli yapı malzemeleri bu amaçla kullanılarak tüketiciler aldatılıyor.

Bunun için vatandaşlarımız, yaptıracakları uygulamalarda, CE belgesi ve İZODER’e üye kuruluşların denetime tabi tutularak alınabilen İZODER Kalite Onay Sertifikası’na (İKOS) sahip ürünler kullanılmasını talep etmeli.

Yalıtımsız binalarımızla enerjiyi adeta havaya savuruyoruz

Türkiye’nin, enerjisinin yüzde 75’ni ithal eden bir ülke olarak, Avrupa’nın 10 katı kadar enerji tükettiğine dikkat çe ken Ferdi Erdoğan, “Ülkemizdeki yaklaşık 19 milyon konutun yüzde 85’inde ısı yalıtımının olmaması, enerjimizi na-sıl boşa harcadığımızı ortaya koyuyor.

Üstelik konutlarda kullanılan enerjinin yüzde 35 gibi bir bölümü sadece ısıtma amaçlı tüketiliyor. Isı yalıtımı olmayan mevcut binalarımız yüzünden enerjiyi adeta havaya savuruyoruz. Bu nedenle her yıl yaklaşık 10 milyar dolar israf ediyoruz.

Aslında ülkemizdeki bütün binalar yalıtımlı olduğunda, her yıl en az dört Keban Barajı yapmış gibi enerji tasarrufu sağlamış olacağız diye konuştu.

Yapı güvenliğinden yoksun, sağlıksız ve konforsuz binalarda yaşıyoruz

Türkiye’nin ısı yalıtımı konusunda katedecek çok yolu olduğunu savunan Ferdi Erdoğan, şunları söyledi: İZODER olarak Türkiye’de yalıtımın önemini 21 yıldır aralıksız olarak anlatmaya ve bu konuda bilinç oluşturmaya çalışıyoruz.

Bu faaliyetlerimizi, bundan sonra da tüm ülkeyi kapsayacak şekilde sürdüreceğiz. Gelişmiş ülkelerdeki kişi başı yalıtım malzemesi tüketim miktarını ülkemizdeki tüketimle kıyasladığımızda, epey gerilerde kaldığımızı söyleyebiliriz.

AB ülkelerinde kişi başı yalıtım malzemesi tüketi-mi 1-1,2 metreküp iken ülkemizde bu rakam, son 10 yılda yapılan yoğun çalışmalar sonunda ancak 0,2 metreküp oldu.

Yani AB ülkelerine göre 5-6 kat daha gerideyiz. Bu şu anlama geliyor; biz daha pahalı, sağlıksız, yapı güvenliğinden yoksun, konforsuz ve çevre dostu olmayan binalarda yaşıyor ve çalışıyoruz.

Enerji Kimlik Belgesi’ ile binalar A’dan G’ye kadar sınıflandırılıyor

Türkiye’nin yalıtımlı yapılara kavuşması hedefiyle yürürlüğe giren Enerji Performans Yönetmeliği’nin yeni inşa edilen yapıların yanı sıra mevcut binalar için de çok önemli bir uygulama olduğunu ifade eden Ferdi Erdoğan, “Bu yönetmeliğe göre mevcut binaların tümünün 2017 yılına kadar ‘Enerji Kimlik Belgesi’ alması zorunlu kılındı.

1 Ocak 2011 tarihinde yürürlüğe giren uygulamanın ülkemizin en önemli enerji ve çevre politikalarından biri olduğunu söyleyebiliriz. Artık ev alırken, satarken ya da kiralarken sadece konumuna, manzarasına, oda sayısına değil kimlik belgesine de bakılıyor.

Binaların ne kadar enerji harcadığını gösteren ‘Enerji Kimlik Belgesi’ aynı zamanda sınıfını da belirliyor. ‘Enerji Kimlik Belgesi’ ile binalar da aynen beyaz eşyalar gibi A’dan G’ye kadar sınıflandırılıyor.

En üst sınıfı simgeleyen A grubunda bir eve sahip olmanın ilk şartı ise binanın ısıtma ve soğutma giderlerini yüzde 50’ye kadar düşüren ısı yalıtımına sahip olmasından geçiyor.

Daha da geliştirilerek uygulanması gerektiğine inandığımız Enerji Kimlik Belgesi’nin, henüz inşaat izni alınırken sorulması ve inşaata öyle başlanması gerektiğini savunuyoruz şeklinde konuştu.

ÇATIDER’den Önemli Proje

Boya, Yapı Kimyasalları, İzolasyon Dergisi / Ocak – Şubat 2015

Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÇATIDER), çatı sektöründe eğitimli iş gücünün artması, çatıcılık eğitiminin geliştirilerek cazip hale getirilmesi ve iş güvenliği konusundaki duyarlılığın arttırılması amacıyla Avrupa Birliği’nin desteklediği ‘Çatı ve Çatıcılık Eğitim Sisteminin Kurulması ve Geliştirilmesi Projesi’ni başlattı.

Proje, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Dairesi Başkanlığı’nın Türkiye’de Mesleki ve Teknik Eğitimin Kalitesinin Arttırılması Operasyonu (IQVET)” isimli hibe projesi kapsamında hayata geçiriliyor.

Çatı konusunda toplumsal bilinci artırmayı ve çatı sektörünü geliştirmeyi misyon edinen Çatı Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (ÇATIDER), “İyi Eğitim, Doğru Çatı” sloganıyla çatıcılık eğitimi ve mesleğinin gelişmesine katkı sağlayacak kapsamlı bir projeyi başlattı.

Projeyle; ‘çatıcılık mesleki ve teknik eğitiminin cazip hale getirilmesi’, ‘çatı uygulama sistemleri konusundaki teknik mesleki eğitim programları teorik ve pratik açıdan güncel metot ve malzemelerle desteklenerek, sektörün ihtiyaç duyduğu eğitimli işgücünün istihdam edilmesine yardımcı olunması’ ve iş güvenliği konusundaki duyarlılığın arttırılması’ amaçlanıyor.

Sektörün İşgücü Mesleki Eğitimle Desteklenecek

ÇATIDER Başkanı M. Nazım Yavuz, projenin çatıcılık mesleğinin gelişmesine katkı sağlamanın yanı sıra, Türkiye’deki eğitimli iş gücü sorununun çözümü için de örnek teşkil edeceğine inandığını dile getirdi. Yavuz, şunları söyledi:

Sektördeki büyümeye paralel olarak her yıl tekniker ihtiyacı da artmaktadır. Ancak kariyer tanıtımlarının yetersiz kalması ve müfredatın güncel bilgileri kapsamaması nedeniyle meslek okullarında çatı ustası alanına yönelik talep, sektör beklentileri karşısında yetersiz kalmaktadır.

Teknik mesleki eğitim programlarının teorik ve pratik açıdan güncel yöntem ve malzemelerle desteklenerek cazip hale getirilmesi de çatı sektörü için önemli bir hedef oluşturuyor. Ayrıca son yıllarda Türkiye’de yaşanan iş kazaları istatistikleri de iş sağlığı ve güvenliğine yeterli önemin verilmediğini gösteriyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba-kanlığı da başta iş kazalarını azaltmaya yönelik olarak tüm işçilere yönelik sertifikalandırma sürecini 2015 yılında zorunlu hale getirmeyi hedefliyor.

İş kazalarıyla birlikte, çatıcılık mesleğini bireysel olarak yaptıkları halde usta çırak ilişkisi ile yetişmiş çatı ustaları da ciddi bir eğitime sahip olmadıkları için hem tüketiciyi mağdur etmekte hem de iş bulmakta zorluk çekmektedir.

Bu nedenle çatı ustalarının belirli bir eğitim standardına bağlı olarak sektöre hizmet etmesi, çatı sektörünün ulaşması gereken bir diğer hedef olarak karşımıza çıkıyor.

Çatı sektörünü temsil eden en büyük kuruluş Çatı Sanayici ve İşadamları Derneği (ÇATIDER) olarak, bu sorunlara çözüm oluşturacak çok önemli bir projeyi hayata geçirmekteyiz.

Özel sektör ve eğitim kurumları birlikte yol alıyor

Projede iki Ortak Kuruluş (İSOV Zincirlikuyu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Ankara Mimar Sinan Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi) ve bir iştirakçi kuruluş (Almanya Dachdecker Verband NordRhein) yer alıyor.

Ayrıca proje çalışmalarına yardımcı olmak üzere, ÇATIDER temsilcileri, eğitim uzmanları, akademisyenler, tekniker ve ustalardan oluşan bir Danışma Komitesi kuruldu.

Proje kapsamında şu çalışmalar yapılacak:

• Mesleki eğitim müfredatları ile uyumlu e öğrenme materyalleri oluşturulacak.

• Okullarda kurulacak çatı atölyeleriyle uygulamalı eği-timler desteklenecek.

• Saha incelemesi imkânları sağlanacak.

• Özel sektör temsilcilerinin de katılacağı seminerler düzenlenecek. Sektörün önde gelen firmalarının yö-neticileri, sektör konusundaki bilgi ve iş imkânlarını paylaşacak.

• Sektör temsilcileri, öğrencilere birebir bilgi desteği verecek.

• Teknik ve meslek liselerinde eğitim veren çatı öğret-menlerinin ve usta öğreticilerin hizmet içi eğitimlerle bilgilerinin güncellenmesi sağlanacak.

• Öğrencilere yapılacak bilgilendirme çalışmalarıyla sektördeki ihtiyaçlar anlatılarak sektörün cazibesi vurgulanacak.

Çatı ustaları sertifikalandırılacak

Bu projeyle ayrıca Çatıcılık Belgesi olmayan ustalara yönelik mesleki teknik eğitim müfredatının gözden geçirilerek güncellenmesi sağlanacak. Eğitimler sonucunda başarılı olanlara ÇATIDER’in 29 Mart 2013’te Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalamış olduğu protokol gereğince MEB onaylı Mesleki ve Teknik Eğitim hükümlerine göre Başarı Sertifikası düzenlenecek.

 

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Öne çıkan haberler